Fotoğraf Sanatı Derneği i tarafından her yıl düzenlenen Sami Güner kupasının sahibi Edirneli Başak Balkan, Edirne Belediyesi Dr. Fatma Şakir Memik Kadın Merkezi’nde bulunan toplantı salonunda aldığı ödülün çalışmalarının görselini sunarak bu ödüle nasıl kavuştuğunu anlattı.1991’de hayatını kaybeden ünlü fotoğraf sanatçısı olan Samir Güner’i anmak ve fotoğraf dünyasına yeni bir heyecan kazandırmak için FOTOGEN ( Fotoğraf Sanatı Derneği) tarafından düzenlenen yarışmada özellikle geniş bir yorumla Türkiye konulu gösteriminin istendiği yarışmanın sahibi olan Başak Balkan “Süpürgenin Telleri, On iki İmam, İstasyon Berberi Cavit” gibi önemli eserleri ile konuklara açıklamalarda bulundu.Balkan, “Bu günün kadınlar gününe denk gelmesi benim için ayrı bir gurur çünkü hepimiz emekçiyiz önce evladız, sonra anneyiz. Dolayısıyla hayatın her aşamasında biz varız. Ne mutlu ki yaptığım hiçbir işte gerek aile hayatında gerek meslek hayatımda ortalama olmadığımı zaman geçtikçe görüyorum. Emeklilikten sonra başladığım fotoğrafta da biraz önce arkadaşlarımla paylaştığım gibi işin biraz Üniversitesi’nden başlamışım. Bir türlü açıkçası ortalamayı tutturamıyorum” dedi. Balkan, Dünya Emekçi Kadınları tarihini aktararak Kadınlar Gününü kutladı.Daha sonra Başak Balkan, Fotoğraf Sanatı Derneği’nin düzenlediği yarışmada hangi aşamalardan geçtiklerini aktardı.Balkan, “Birinci tur olan Süpürge Sanatı ile ilgili tur ile başladığını Edirne’deki Süpürgeciler Çarşısını gezdiğini tek bir yer ile bağlı kalmadığını her atölyeyi gezdim. Bu ‘Süpürge Telleri’ ile birinci turu geçtiğimde belgesele yatkın olduğumu o zaman anladım. En önemlisi ise jüriden aldığım telkin arkanıza yaslanıp keyifli bir film gibi izleyin. Bu turdan sonra ise 2.tur olan ‘On İki İmam’ aslında çok özel olarak değil Muharrem ayının 10’uncu ayında yapılıyor. Caferiler’in ve Aleviler’in gittikleri yol aynı 12 gün oruç tutuyorlar. Çocuklar orada dikkatimi çekti alamıyorlar, sızlamıyorlar. İnsanlar kan dökmeyi kan vermeye döndürmüşler. O insanlar gerçekten On İki İmamlarda alıyorlar. İki senede oluşturduğum. Bu bana 2.Tur’u geçmeme yardımcı oldu.Son tur ise İstasyon Berberi Cavit’ti bununla beraber çıta yükseldi. Bu altı ayın sonunda hafta sonları İstanbul’a gidip gelerek yapılan bir çalışma oldu.Eşim Cavit amcanın yerini büyük bir yer olarak görüyordu. Bakınca yere küçük olduğunu gördüm. İlk 2 hafta ortamı tanıyıncaya kadar çekim yapmadım. Mahallenin hanımları ne yapıyorum diye bana baktılar. Sonra ise bana alıştılar. İçerisi çok dar olması ile yerden yukarı şekilde çekimler yaptık. Berber dükkanında 6 ay çok güzel zaman geçti. En önemlisi içeride kanaryaların olmasıdır.Çekimlerin ardından röportaj kısmına geldik. Cavit beye A4 kağıdına soruları yazdım. Sonra okudu ve verdi. Kanaryalardan adamın sesini duymuyordum. Kenarda duran bir berber şiiri vamış altı ay boyunca gidip geldim ama ben onu görmemiştim. Bu son çalışma bana Sami Güner ödülünü kazandırdı” diye konuştu.
KÜLTÜR-SANAT
09 Mart 2018 - 05:14
ÖDÜLE GİDEN YOL
KÜLTÜR-SANAT
09 Mart 2018 - 05:14