Daha önce de 2013 yılında aynı iddia ile yargılanan Prof. Dr Altun’un yaşadığı duruma Türkiye Tabip Odası Hukuk Bürosu Avukatı Ziynet Özçelik de tepki gösterdi.
İki yıl önce Kırklareli Ağır Ceza Mahkemesi, 15 yaşında cinsel tacize uğradığı iddia edilen A.A. isimli kız çocuğunun bekaret muayenesi yapılması için Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığı'na gönderdi. Yaşı ufak kız muayene için geldiğinde Trakya Üniversitesi Edirne Tıp Fakültesi Hastanesi Adli Tıp Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Altun, bekaret muayenesi için yapacağı işlemleri anlattı. Fakat, A.A. muayene olmak istemediğini söyledi. Bunun üzerine hastanede tutanak tutuldu. Prof. Dr. Altun'un yanı sıra tutanağa imza atanlar arasında Tıp Uzmanı öğrencileri E. S. D., O. K. de yer alıyor.
Kırklareli Ağır Ceza Mahkemesi, 24 Ekim 2014 tarihinde muayenenin yapılmadığına ilişkin mahkemeye ulaşan tutanakla birlikte Edirne Cumhuriyet Başsavcılığı'na doktorlar hakkında suç duyurusunda bulundu. Bunun üzerine bir Edirne Cumhuriyet Savcısı, Prof. Dr. Altun, Araştırma Görevlisi Dr. E. S. D. ve Araştırma Görevlisi Dr. O. K. hakkında 6'ncı Asliye Ceza Mahkemesi'ne sanıklar için 'görevini kötüye kullanmak' suçundan 1 yıldan 3 yıla kadar hapis istemiyle dava açtı.
Dün Edirne 6'ncı Asliye Ceza Mahkemesi'ne görülen davanın ilk duruşmasına tutuksuz olarak yargılanan Prof. Dr. Altun, Dr. O. K., Dr. E. S. D., avukatlarıyla birlikte Edirne Tabip Odası üyeleri ve meslektaşları katıldı.
Duruşmada savunma yapan Sanık Dr. O. K., 15 yaşını tamamlamış bir vaka gelmişti.Vakayı değerlendirmeye aldık.Vaka cinsel istismar nedeniyle gelmişti.İç beden muayenesi talebi vardı.Görüşmemizde bu muayeneyi kabul etmediği,savcılıkta da kabul etmediği ancak yinede muayene için gönderildiğini beyan etti.Bu muayenenin amacı ve yöntemi nasıl yapılacağı kendisine sağlayacağı faydalar kendisine net bir şekilde anlatılmasına rağmen muayeneyi kabul etmediğini,kendisinin beyan ettiği ifadeler oradaki polis memurları ile birlikte tutanak altına alındı.Bu nedenle muayeneyi yapmadık. Ben o tarihte araştırma görevlisi olarak görev yapıyordum. Amirim Prof.Dr. Gürcan Altun’dur” dedi.
Diğer Sanık Dr. E. S. D. ise “Olay tarihinde araştırma görevlisi doktor olarak görev yapıyordum. Hem de eğitim almaktaydım.sorumlu öğretim üyesi Prof.Dr. Gürcan Altun hocamdı.Hasta geldiğinde görüşme yapıldı.Yapılacak muayenenin amacı yöntemi bir suçu aydınlatmaya yönelik olduğu hocam tarafından anlatıldı.Kendisi de olayın taciz boyutunda olduğunu bu nedenle iç beden muayenesi istemediğini belirtti.Bunun üzerine tutanak tutuldu. Biz de imzamızı attık.Sonuç olarak zorla bir insanın muayenesi yapılamayacağı için muayenesi yapılmadı” dedi.
Trakya Üniversitesi Edirne Tıp Fakültesi Hastanesi Adli Tıp Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Altun ise tıpta uzmanlık öğrencilerinin, bu muayene sürecinde hiçbir sorumluluğu yoktur. Onlar eğitim alan konumdadırlar. Ben istediğim için hastanın muayene sürecinde bulunmuşlardır. Bütün sorumluluk öğretim üyesi olarak bana aittir. Bugün 24 Kasım öğretmenler günü. Bir eğitimci olarak böyle bir günde böyle bir nedenden dolayı yargılanıyor olmam utanç verici bir durumdur.Ancak bu utancın bana ait olmadığını düşünüyorum.Küçük kızın bekaret muayenesini kabul etmediğini hatırlatarak, "Biz de istemediğini belirten bir tutanak yazdık daha sonra da imzaladık. Bu durumda hekim olarak yapılabilecek herhangi bir şey kalmamıştır. Yargı birimleri bizlerden mağdurları zorla muayene etmemizi mi beklemektedir? Böyle bir uygulama hekimler açısından kabul edilebilir değildir şeklinde konuştu.
Edirne 6'ncı Asliye Ceza Mahkemesi Hakimi, suçun unsurlarının oluşmadığını ifade ederek sanıklarına beraatına karar verdi. Hakim, "Her ne kadar hakkında görevi kötüye kullanma suçundan kamu davası açılmış ise de fiilin kanunda suç olarak tanımlanmamış olması nedeniyle CMK 223/2-a maddesi gereğince sanıkların ayrı ayrı beraatlarına karar verilmiştir" dedi.
ALTUN: “İYİ HEKİMLİK DEĞERLERİ KAZANDI”Adliyede beraat ile sonuçlanan davanın ardından Edirne Tabip Odasında basın açıklaması yapan Prof. Dr Altun, “Tıpta yapılacak her türlü muayenenin aydınlatılmış onamdan geçmesi gerektiğine vurgu yapan Altun; “Bu açıdan bugünkü mahkeme kararı da yaptığımız eylemin bir suç olmadığı, iyi hekimlik değerleri içerisinde kabul edilmesi yönünde karar verildi. Bundan dolayı çok mutluyum. Asistanlarımız, benim sorumluluğumda muayeneye katılmışlardı. Bugünkü yargılamada onların eğitimlerinin birer parçası oldu. sonuçta bir adli tıp uzmanı olarak ileride çalıştıklarında nasıl davranmaları gerektiğini, böyle bir davranışın suç oluşturmadığını canlı olarak öğrenmiş oldular” ifadelerini kullandı. Türkiye Tabip Odası Hukuk Bürosu Avukatı Ziynet Özçelik de yargı mensuplarının kendi hukuk anlayışlarını gözden geçirmesi gerektiğini belirterek; “Çünkü bu meselenin yargılama konusu olayla bir ilgisi yok. Geçtiğimiz günlerde geri çekilen tasarıya yansıyan toplumun ahlak anlayışının reddedilmesi gereken tutumun bir yargı kararı olarak yansımasıydı. Dolayısıyla bunun bir başka yargı organı tarafından da benimsenmeyerek, buna karşı alınan doğru tutumun altını çizip bu davranışların suç oluşturmadığını söylemesi de önümüzdeki dönem için önemli buluyoruz” şeklinde konuştu. ÇAVUŞ: “DOKTORLARIMIZ GÜZEL BİR DERS VERDİ”Edirne Çocuk Hakları Derneği Başkanı Nebahat Çavuş da söz konusu davada çocuk haklarına, insan haklarına saygının nasıl olması gerektiğini doktorlar nezdinde görüldüğünü belirterek, Prof.Dr. Altun ve araştırma görevlilerine teşekkür etti. Çavuş; “Çocuk İzleme Merkezleri (ÇİM) dediğimiz merkezlerde çocukların daha fazla duygusal anlamda örselenmemesi için istismara uğrayan çocuklar bu merkezlere getiriyor, savcı ve avukat camın arkasında bir sosyal hizmet uzmanı ya da çocuğun duygusal durumundan anlayan psikolog gibi görevliler tarafından sorgulaması yapılıyor. Savcı dahi o ortamda bulunmuyor. Duygusal travma geçirmiş bir çocuğun bu durumu dahi düşünülmüşken, defalarca mahkemeye çıkması engellenmeye çalışılmışken, bedeniyle ilgili böyle bir olaya maruz bırakılmak zorunda bırakılmasının yasal, tıp hukuku ve etik anlamda anlamak mümkün değil. Hocam bugün hem yargı camiasına hem tıp camiasına hem de kamuoyuna çok güzel bir ders verdi” dedi.DAHA ÖNCE DE BERAAT ETMİŞTİ
Trakya Üniversitesi Edirne Tıp Fakültesi Hastanesi Adli Tıp Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Gürcan Altun, 2013 yılında da yaşları 10 ile 13 arasında değişen 3 kız çocuğuna, istememeleri nedeniyle bekaret muayenesi yapmadığı için yargılandığı Edirne 1'nci Sulh Ceza Mahkemesi'ndeki davadan da beraat etmişti.