Edirne'de Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü tarafından düzenlenen programın başında Melahat Hulusi Datenin çocuk evleri sitesi öğrencilerinin yaptığı el sanatları kursu yılsonu sergisi açıldı.
programın açılış konuşmasını yapan Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü Bilgin Özbaş, Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin 1’inci maddesine göre; 18 yaşına kadar olan herkes çocuk sayıldığını belirterek, 12 Haziran Dünya Çocuk İşçiliği ile Mücadele Günü, çocuk işçiliğinin önlenmesi ve toplumsal bilincin artırılması amacıyla dünya çapında kutlandığını söyledi.
Bir toplumun en değerli varlıklarının çocuklar olduğunu kaydeden Özbaş, “Çoğu zaman çocuklarımız için çalışır, geleceğimizi çocuklarımıza göre planlarız. Bugünü mutlu ve huzurlu kılmak, geleceğe güvenle bakmak, milli ve manevi değerlere sahip, aile ortamında yetişen gençlerimizle mümkündür.
Toplumun geleceğine yön verecek, yaşam kalitesi yüksek, iyi eğitim almış, sağlıklı, toplumsal ve kültürel değerleri özümseyen nesiller yetiştirmek, geleceğimize yapılan bir yatırımdır ve tüm kurumlar olarak hepimizin görevidir. Ancak sosyal, kültürel ve ekonomik değişim süreçleri, terör, göç gibi birçok etken toplumsal yapıda ve çalışma yaşamında bir takım problemlere neden oluyor. Bu süreçten en çok etkilenen grup ise çocuklardır.
Çocuk Haklan Sözleşmesi’ne göre çocukların; eğitilme, giyinme, barınma, sağlık gibi birçok temel hakları vardır. Çocuklar çalıştırıldıklarında bu haklarından mahrum kalırlar. Bu nedenle çocuk işçiliği insan hakları sorunudur. Üzülerek ifade ederim ki, çocuklarımızın arasında hurda ve kağıt toplayan, çiçek satan, ayakkabı boyayan, elindeki baskül ile köşe başında bekleyen, araba camı silen, uyku saatinde olması gerekirken, mendil satan, öğrenim göreceği yaşta atölyelere giden, tamirhanelere giden çocuklarımız var.
Bu çocuklarımızın okul yerine tamirhanelere, atölyelere gitmeleri veya sokaklarda çalıştırılmaları; sevgiden ve ilgiden yoksun kalmalarına, sağlıksız şartlarda çalışmalarına, istismara uğramalarına, bazen de suça karışma, cinsel örselenme, madde bağımlılığı gibi kötü alışkanlıklar edinmelerine yol açmakta.
Türkiye İstatistik Kurumu’nun çocuk işgücü anketine göre; ülkemizde 6-17 yaş arasında 15 milyon 247 bin çocuk bulunmakta ve bunlardan 893 bin çocuğun
çalıştığı tespit edildi. Yani yaklaşık ülkemizdeki her 15 çocuktan birisi ücretli veya ücretsiz olarak çalışmakta. Çocuk işçilerinin büyük bir bölümü de okul hayatını sonlandırdı.
Genelde ailelerin ekonomik gücü azaldıkça, çocuğun iş yaşamına katılma oranı artıyor. Çocukların en başta gelen çalışma nedeni aile bütçesine destek olmaktır. Çalışan çocuklar bazı yoksul aileler için evin tek gelir getiren kişisi olabilmekte. Çocukların daha sağlıklı, daha eğitimli yetiştiği, çalışmak zorunda kalmadığı, çocukluklarını doyasıya yaşayabildikleri ortamları hazırlayabilmek için diğer kurumlarla işbirliği içinde mücadelemiz devam ediyor.
Bu kapsamda; valiliğimiz bünyesinde, kamu kurum ve kuruluşlarının temsilcileri ile üniversite ve bu alanda hizmet veren sivil toplum kuruluşlarının temsilcilerinden oluşan komisyon oluşturulmuştur. Ayrıca Belediye zabıtası, Emniyet Müdürlüğümüzün Çocuk Şube Müdürlüğü ve il müdürlüğümüzün sosyal hizmet uzmanlarından oluşan Mobil ekipler oluşturulmuş, düzenli olarak alan taraması yapılarak, çalıştırıldığı tespit edilen çocuklar ve aileleri ile ilgili işlemler yapılmakta.
Çocuk işçiliğine neden olan faktörlerin başında yoksulluk geliyor. Bu kapsamda ilimizde 1162 çocuk için ailelerine, sosyo - ekonomik destek verilmekte, çocuklarımız sokaktan ve çalışmaktan uzak tutularak eğitim kurumlarına yönlendirilmekte, danışmanlık yapılmakta, sosyal, kültürel ve sportif faaliyetlere yönlendiriliyor. 2016 yılı içinde ekonomik nedenlerden dolayı çocukların mağdur olmasının önlenmesi, eğitim hayatından kopmaması ve korumaya muhtaç çocuk statüsüne düşmemesi için il müdürlüğümüzce 7 milyon 327 bin 537 TL ailelere ödeme yapıldı.
Çalışma hayatında istismar edilerek, gelecekleri tehlikeye atılan çocuklarımız aynı zamanda bu ülkenin kaybedilen potansiyeli anlamına da gelmektedir. Yarınlara güvenle bakabilmek, çocuklarımızı sokağa mahkum etmemek adına, çocuklardan alış veriş yapılmamasını ve açılan ellere para verilmemesini, toplumun her kesiminin bu konuda duyarlı olmasını diliyor, çocuk işçiliğinin son bulmasını diliyorum” dedi.
programın açılış konuşmasını yapan Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü Bilgin Özbaş, Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin 1’inci maddesine göre; 18 yaşına kadar olan herkes çocuk sayıldığını belirterek, 12 Haziran Dünya Çocuk İşçiliği ile Mücadele Günü, çocuk işçiliğinin önlenmesi ve toplumsal bilincin artırılması amacıyla dünya çapında kutlandığını söyledi.
Bir toplumun en değerli varlıklarının çocuklar olduğunu kaydeden Özbaş, “Çoğu zaman çocuklarımız için çalışır, geleceğimizi çocuklarımıza göre planlarız. Bugünü mutlu ve huzurlu kılmak, geleceğe güvenle bakmak, milli ve manevi değerlere sahip, aile ortamında yetişen gençlerimizle mümkündür.
Toplumun geleceğine yön verecek, yaşam kalitesi yüksek, iyi eğitim almış, sağlıklı, toplumsal ve kültürel değerleri özümseyen nesiller yetiştirmek, geleceğimize yapılan bir yatırımdır ve tüm kurumlar olarak hepimizin görevidir. Ancak sosyal, kültürel ve ekonomik değişim süreçleri, terör, göç gibi birçok etken toplumsal yapıda ve çalışma yaşamında bir takım problemlere neden oluyor. Bu süreçten en çok etkilenen grup ise çocuklardır.
Çocuk Haklan Sözleşmesi’ne göre çocukların; eğitilme, giyinme, barınma, sağlık gibi birçok temel hakları vardır. Çocuklar çalıştırıldıklarında bu haklarından mahrum kalırlar. Bu nedenle çocuk işçiliği insan hakları sorunudur. Üzülerek ifade ederim ki, çocuklarımızın arasında hurda ve kağıt toplayan, çiçek satan, ayakkabı boyayan, elindeki baskül ile köşe başında bekleyen, araba camı silen, uyku saatinde olması gerekirken, mendil satan, öğrenim göreceği yaşta atölyelere giden, tamirhanelere giden çocuklarımız var.
Bu çocuklarımızın okul yerine tamirhanelere, atölyelere gitmeleri veya sokaklarda çalıştırılmaları; sevgiden ve ilgiden yoksun kalmalarına, sağlıksız şartlarda çalışmalarına, istismara uğramalarına, bazen de suça karışma, cinsel örselenme, madde bağımlılığı gibi kötü alışkanlıklar edinmelerine yol açmakta.
Türkiye İstatistik Kurumu’nun çocuk işgücü anketine göre; ülkemizde 6-17 yaş arasında 15 milyon 247 bin çocuk bulunmakta ve bunlardan 893 bin çocuğun
çalıştığı tespit edildi. Yani yaklaşık ülkemizdeki her 15 çocuktan birisi ücretli veya ücretsiz olarak çalışmakta. Çocuk işçilerinin büyük bir bölümü de okul hayatını sonlandırdı.
Genelde ailelerin ekonomik gücü azaldıkça, çocuğun iş yaşamına katılma oranı artıyor. Çocukların en başta gelen çalışma nedeni aile bütçesine destek olmaktır. Çalışan çocuklar bazı yoksul aileler için evin tek gelir getiren kişisi olabilmekte. Çocukların daha sağlıklı, daha eğitimli yetiştiği, çalışmak zorunda kalmadığı, çocukluklarını doyasıya yaşayabildikleri ortamları hazırlayabilmek için diğer kurumlarla işbirliği içinde mücadelemiz devam ediyor.
Bu kapsamda; valiliğimiz bünyesinde, kamu kurum ve kuruluşlarının temsilcileri ile üniversite ve bu alanda hizmet veren sivil toplum kuruluşlarının temsilcilerinden oluşan komisyon oluşturulmuştur. Ayrıca Belediye zabıtası, Emniyet Müdürlüğümüzün Çocuk Şube Müdürlüğü ve il müdürlüğümüzün sosyal hizmet uzmanlarından oluşan Mobil ekipler oluşturulmuş, düzenli olarak alan taraması yapılarak, çalıştırıldığı tespit edilen çocuklar ve aileleri ile ilgili işlemler yapılmakta.
Çocuk işçiliğine neden olan faktörlerin başında yoksulluk geliyor. Bu kapsamda ilimizde 1162 çocuk için ailelerine, sosyo - ekonomik destek verilmekte, çocuklarımız sokaktan ve çalışmaktan uzak tutularak eğitim kurumlarına yönlendirilmekte, danışmanlık yapılmakta, sosyal, kültürel ve sportif faaliyetlere yönlendiriliyor. 2016 yılı içinde ekonomik nedenlerden dolayı çocukların mağdur olmasının önlenmesi, eğitim hayatından kopmaması ve korumaya muhtaç çocuk statüsüne düşmemesi için il müdürlüğümüzce 7 milyon 327 bin 537 TL ailelere ödeme yapıldı.
Çalışma hayatında istismar edilerek, gelecekleri tehlikeye atılan çocuklarımız aynı zamanda bu ülkenin kaybedilen potansiyeli anlamına da gelmektedir. Yarınlara güvenle bakabilmek, çocuklarımızı sokağa mahkum etmemek adına, çocuklardan alış veriş yapılmamasını ve açılan ellere para verilmemesini, toplumun her kesiminin bu konuda duyarlı olmasını diliyor, çocuk işçiliğinin son bulmasını diliyorum” dedi.