Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın maaşlarına zam kapısını kapattığı emekliler 'insanca yaşam' talebiyle tüm Türkiye'de eşzamanlı olarak meydana indi.
Hayat pahalılığı altında her geçen gün ezilen emekliler ‘insanca yaşam’ talebiyle seslerini duyurmak için Saraçlar Caddesi’nde buluştular.
Tüm Emeklilerin Sendikası, Edirne’deki şubesinin kuruluşunu Saraçlar Caddesi’nde düzenlediği basın açıklaması ile duyurdu. Kurucu Şube Başkanı Ramiz Ülker’de basın açıklamasını okudu.
Yaşam koşullarımız çok kötüleşmiştir
Sefalete, yoksulluğa, açlığa mahkûm edilmeye itirazımızı en güçlü şekilde duyurmak için alanlarda olduklarını ifade eden Ülker, “Son söyleyeceğimizi baştan söyleyelim; AKP ve paydaşları artık ülkeyi yönetemiyor. Ülkede yönetim krizi vardır. 22 yıldır ülkeyi yönetenler, gönüllü taşıyıcısı oldukları vahşi kapitalizmin neoliberal politikalarını acımasızca uyguladıklarıyla yetinmiyor, ülkeyi ortaçağ karanlığına ve ortadoğu bataklığına sürüklüyorlar. Böylece yarattıkları siyasi ve ekonomik kaostan, siyasal islamcı tek adam yönetimini yukarıdan aşağıya yapılandırdılar. Bu yönetim anlayışı, emeklilere derin yoksulluk, açlık, daha doğrusu ölüm sınırında bir yaşam olarak geri dönmüştür. Yaşam koşullarımız çok kötüleşmiştir. Bugün emekliler 18 ve 19’uncu yüzyıldaki yaşam koşullarından daha beter yaşam savaşı veriyor” dedi.
Kasabın yolundan vazgeçiyoruz
Bırakalım beslenmeyi, yatağa aç giriyor. Karnını doyuramıyor. Emekliler pazar yerine gittiğinde sadece fiyatları inceliyor. Alışveriş yapamıyor. Markete gitmek karabasandan beter oldu diyen Ülker, “Kasabın yolundan vazgeçti, ekmek alamıyor. Sözün özü emekliler adeta sürüm sürüm sürünüyor. Bakın şurada bir simitçiden bir bardak çay 45 lira. Emeklinin dinlenmek için simitçiden bir bardak çay içebilme şansı kalmadı. Dost sohbeti yapacağı, bir fincan kahve içebileceği bir mekân hayal oldu. Emekliler, 40 yıl hatrı kalan bir fincan kahveyi, bir kafede 40 yılda içemez duruma düşürüldü. Emeklilerin tek gidebildiği yer, parklardaki belediye bankları oldu. Boş bank bulan şanslı sayılıyor. Tabii hava soğuk veya yağışlı değilse. Emeklilerin kaliteli yaşlanmasının ölçütü, banklara hapsedilen bir yaşam oldu. Bu onur, bu iktidarındır. Metruk binalarda yaşam savaşı veren emeklileri saymazsak, artık sokaklarda geceleyen, açlıktan ölen emekli haberleri sürpriz olmayacaktır. Bu gidişle, bu onur da bu iktidara ait olacaktır. İktidara sesleniyoruz; duyun bu çığlığı ve acil çözüm üretin. BES-AR’ın araştırmasına göre; açlık sınırı 22 bin 834 lirayı, yoksulluk sınırı 60 bin 757 lirayı aştı. Bekâr bir çalışanın sadece yaşam maliyeti 26 bin 970 liradır” diye ifade etti.
Sorun çok büyüktür
Ülker, “2023 yılında yüzde 70,5’ti. Bu ülkenin en zor okullarında okumuş, son dereclere yükselmiş bir memur emeklisi bile bir çalışanın 5’te 2’si kadar maaş alıyorsa sorun çok büyüktür. Bunu biz demiyoruz. Bilim çevreleri söylüyor. Çalışma Ekonomisi Profesörü Aziz Çelik’in çalışması gazetelerde var. Yani emeklinin cebinden paranın çalındığını blim kanıtlarıyla açıklıyor. Sonuçta bütün emeklilere haksızlık yapılıyor. Bedelini peşin peşin ödediğimiz emeğimizin değerlendirilmediği ortadadır. Prim güncelleme katsayı hesabında bile isteye hile yapılıyor. Buna sessiz mi kalacağız?” diye konuştu.
HABER: YEŞİM DRAMALI