Randevu Sistemi Eksikliği ve Sınırlı Kapasite Kuyrukları Tetikliyor
Edirne İl Genel Meclisi'nin Haziran ayı 1. Birleşim Toplantısı, Meclis Başkanı Çiğdem Gegeoğlu başkanlığında gerçekleştirildi. Toplantının önemli gündem maddelerinden biri, Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Komisyonu Başkanı Vedat Koyuncu tarafından dile getirilen Hamzabeyli Gümrük Kapısı'nda yaşanan TIR kuyrukları sorunu meclis gündemine taşındı. Koyuncu'nun açıklamalarına göre, Hamzabeyli Gümrük Müdürlüğü'ne olan talebin her geçen gün artmasıyla zaman zaman uzun kuyruklar oluşuyor. Bu sorunların çözümü için Kapıkule Gümrük Kapısı'nda olduğu gibi GTİ TIR parkı öncesinde ilave park alanları açılması ve randevu sistemine geçilmesi halinde bu sorunların çözüleceği düşünülüyor.
Bu durum, Hamzabeyli Gümrük Kapısı'nda yaşanan lojistik sıkıntıların devam ettiğini ve acil çözüm beklediğini ortaya koyuyor.
Koyuncu, TIR kuyruklarının oluşmasındaki en büyük sebeplerden birinin, gümrük kapısındaki işletmeci firmanın randevu sistemine geçmemesinden kaynaklandığını belirtti. Ayrıca, Gümrük Turizm İşletmeleri'ne (GTİ) ait 450 TIR kapasiteli park alanının sınırlı olması ve Bulgar Gümrük İdaresi'nin günlük TIR alım miktarını artırmaması da sorunları büyüten faktörler arasında yer alıyor.
TIR KUYRUĞU BÜYÜK BİR SORUN
Koyuncu’dan sonra söz alan Lalapaşa İl Genel Meclis Üyesi Halil Akdağ, “Hamzabeyli'deki tır kuyruğu, bölgemizin önemli sorunlarından biri. Bu durumu 6 yıldır her yıl birkaç kez gündeme getiriyoruz; bu yıl 4-5 defa gündeme geldi. Özellikle Hamzabeyli ile ilgili birçok rapor okunduğu için konu daha fazla tartışılmakta.
Öncelikle, o bölgede yaşayan biri olarak, bu tır kuyruğu tarlarımıza geçişi engelliyor. Tır kuyruğu, köyümüz olan ve Hamzabeyli'ye 20 km mesafede bulunan köyümüze kadar geliyor; hatta evime kadar 40 km uzanıyor. Bu durumdan ciddi sorunlar yaşıyorum; örneğin, geçen gün ilaç pompasına ulaşmak için tır şoförlerini durdurmadan, onlara işaret ederek geçmek zorunda kaldım. Bu gerçekten riskli bir durum. Burada yaşanan can kayıpları Türkiye için yalnızca bir rakam olabilir, ama ailemizden biri kaybolduğunda bu büyük bir kayıp oluyor. Yani rakamlarla kalmıyor; orada belki de 5-6-7 insan yaşamını yitirdi. Bu konuya değinmek istedim.
Hamzabeyli'nde birkaç akaryakıt istasyonu ve dinlenme testi var, ama tır şoförlerinin durabilmesi için sıramatik verilmiyor; bu nedenle tır şoförleri kapıda sıraya girmek zorunda kalıyor. Bunun neden verilmediğini merak ediyorum. Galiba GTİ, buradaki tır parkları konusunda, kendisi dışında kimseye ekmek yedirmeyecek. Yetkililerden bu konuya hızlı bir çözüm bulmalarını bekliyoruz.” dedi.
ÇİFTÇİLER BÜYÜK SORUNLAR YAŞIYOR
Tır şoförlerinin yaşadığı çileleri anlatan Akdağ, “Tır şoförlerinin yaşadığı zorluklar çok, ailelerinden uzak, küçük bir alanda yaşamaya çalışıyorlar. GTİ tır parkı betonlanmaya başladı; altyapısı şu an yapılıyor ama yakın zamana kadar toz ve duman içinde bir yerdi. Yaz aylarında insanlar arabaların içinde yemek yiyemedi. Bulgaristan'da bir tır parkı fiyatı 200-300 Euro, Türkiye'de ise 600-700 lira. Arada büyük bir fark var ama şoförler, Bulgaristan'daki paranın helal, Türkiye'dekinin ise haram olduğunu söylüyor.
Tır parklarının önemi, sadece can güvenliğimiz için değil, aynı zamanda tır şoförlerinin istirahat edebilmesi ve sıralarını geçirebilmeleri açısından da büyük. Hamzabeyli sınır kapısından beriye doğru geldikçe, burası tarım arazisine girdiği için ruhsat verilmesinde zorluklar yaşanıyor. Yani birçok talep var, tır parkı yapılacak yerler değer kazanacak. Bölge insanları emek harcayacaklar ve arazilerini değerlendirecekler. Ancak ruhsat alamadıkları için tarım arazileri değer yükselemiyor. Oysa bu bölgenin büyümesi, ticari alanların açılması gerekiyor. Bu konu ile ilgili devlet yetkililerinden taleplerimiz var; Hamzabeyli bölgesinin hem kalkınması hem de değerlenmesi için acil müdahale edilmeli.” Diye konuştu.
HABER: MERT SOYLU