Kadınlarda görülen serviks kanserine karşı Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Yasemin Reyhancan, “kimse benim bir şeyim yok demesin. Yılda bir kez dahi olsa kadınların jinekolojik muayene olması gerekiyor” açıklamasında bulundu.
Ergenlik çağından 65 yaşına kadar bir çok kadında görülebilecek olan servisk kanserinin sinsi bir şekilde ilerleyerek hiçbir belirti vermediğini sadece jinekolojik muayene sonucunda tespit edilebildiğini açıklayan Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Yasemin Reyhancan, düzenli kontrol olunmalı ve cinsel yola ve havuz,umumi tuval gibi yerlerden bulaşan hastalıktan korunmak için aşı olmalarını tavsiye etti.
Kadınlarda sinsice ilerleyen ve bir çok kadının ölümüne sebep olan serviks kanseri hakkında önemli uyarılarda bulunan Trakya Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Yasemin Reyhancan; “serviks kanseri ergenlik çağından cinsel aktif 65 yaşına kadar görülebilen bir kanser dolayısı ile her sağlıklı kadına yılda bir defa mutlaka jinekolojik muayene yaptırmasını öneriyoruz. Aynı zamanda simir aldırmasını ve hpv aldırmasını öneriyoruz. Gebelik öncesi sonrası da olduğu için kontrollerini aksatmamaları gerekiyor”dedi.
Hastalığın genellikle cinsel yolla bulaştığını söyleyen Reyhancan; “Cinsel yolla bulaşan ve havuzlardan, umumi tuvaletlerden bulaşan bir hastalık olduğu için hijyene dikkat etmekte fayda var. Şuan piyasada ikili ve dörtlü aşı olarak HPV aşısı var. Üreme çağında ki kadınlara mutlaka bunları öneriyoruz serviks kanserinden korunmak için. Çünkü günümüzde en çok kadınlarda hayat kaybına sebep olan kanserlerden biri serviks kanseridir. Sadece rutin bir muayene ile önüne geçmek mümkün olan bir hastalıkla savaşmaya devem ediyoruz” dedi.
Hastalık hiç belirti göstermediğini kaydeden Reyhancan; “En riskli gurup adereson çağı 14-15 yaşından sonra ki grup aşının da önerildiği grup 65 yaşına kadar risk altında bütün kadınlar. Ama biz 35 yaşına kadar mutlaka kontrol diyoruz. Serviks kanserinin hiçbir belirtisi olamadığı gibi,ilişki sonrası kanama,rutin bir akıntı üstüne çıkabilir ortaya. Genelde ‘hiçbir şikayetim yok kontrolle gitmeme gerek yok’diye düşünmemek gerekiyor. Çünkü çok sesiz derinden ilerleyen bir hastalık. Sadece bizim kendi ultrason muayenemizle,simir ve HPV ile ortaya çıkartabildiğimiz bir hastalık. Dolayısı ile de kontrol kontrol diyoruz”diye ifade etti.
DOĞACAK ÇOCUĞUN DNA’SINI ANALİZ EDEREK ÖNCEDEN HASTALIKLARI TESPİT ETMEK MÜMKÜN ARTIK
Yeni geliştirilen bir testle gebelik esnasında bebeğin herhangi bir hastalığı veya özrü olup olmadığını tespit etmek mümkün olduğunu belirten Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Yasemin Reyhancan; “Gebelikte bizim rutin tarama testlerimiz var,ikili,üçlü test gibi bütün gebelerimiz ayrıntılı bir şekilde bilirler bunu. Bunlar birer tarama testi olduğu için doğruluk payları da belli bir yere kadar. Bize yüzde 90-95 civarı doğruluk payı veriyorlar. Yalnız nifti testi dediğimiz bir başka testimiz var,son dönemlerde yükselen trend olan bir test. Anne kanında sadece bir tüp alarak bebeğin genetik DNA analizi çıkartılıyor, dolayısı ile çocukta herhangi bir anormali down sendromu gibi genetik hastalıklar var mı diye bir sonuca ulaşmış oluyoruz. Gebelerimize amiyosentez öncesi bir durak olarak önerebiliriz. Hem anne hem de bebek için risksiz ve gayet doğruluk payı yüksek olan bir test”dedi. HABER:YEŞİM DRAMALI
Ergenlik çağından 65 yaşına kadar bir çok kadında görülebilecek olan servisk kanserinin sinsi bir şekilde ilerleyerek hiçbir belirti vermediğini sadece jinekolojik muayene sonucunda tespit edilebildiğini açıklayan Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Yasemin Reyhancan, düzenli kontrol olunmalı ve cinsel yola ve havuz,umumi tuval gibi yerlerden bulaşan hastalıktan korunmak için aşı olmalarını tavsiye etti.
Kadınlarda sinsice ilerleyen ve bir çok kadının ölümüne sebep olan serviks kanseri hakkında önemli uyarılarda bulunan Trakya Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Yasemin Reyhancan; “serviks kanseri ergenlik çağından cinsel aktif 65 yaşına kadar görülebilen bir kanser dolayısı ile her sağlıklı kadına yılda bir defa mutlaka jinekolojik muayene yaptırmasını öneriyoruz. Aynı zamanda simir aldırmasını ve hpv aldırmasını öneriyoruz. Gebelik öncesi sonrası da olduğu için kontrollerini aksatmamaları gerekiyor”dedi.
Hastalığın genellikle cinsel yolla bulaştığını söyleyen Reyhancan; “Cinsel yolla bulaşan ve havuzlardan, umumi tuvaletlerden bulaşan bir hastalık olduğu için hijyene dikkat etmekte fayda var. Şuan piyasada ikili ve dörtlü aşı olarak HPV aşısı var. Üreme çağında ki kadınlara mutlaka bunları öneriyoruz serviks kanserinden korunmak için. Çünkü günümüzde en çok kadınlarda hayat kaybına sebep olan kanserlerden biri serviks kanseridir. Sadece rutin bir muayene ile önüne geçmek mümkün olan bir hastalıkla savaşmaya devem ediyoruz” dedi.
Hastalık hiç belirti göstermediğini kaydeden Reyhancan; “En riskli gurup adereson çağı 14-15 yaşından sonra ki grup aşının da önerildiği grup 65 yaşına kadar risk altında bütün kadınlar. Ama biz 35 yaşına kadar mutlaka kontrol diyoruz. Serviks kanserinin hiçbir belirtisi olamadığı gibi,ilişki sonrası kanama,rutin bir akıntı üstüne çıkabilir ortaya. Genelde ‘hiçbir şikayetim yok kontrolle gitmeme gerek yok’diye düşünmemek gerekiyor. Çünkü çok sesiz derinden ilerleyen bir hastalık. Sadece bizim kendi ultrason muayenemizle,simir ve HPV ile ortaya çıkartabildiğimiz bir hastalık. Dolayısı ile de kontrol kontrol diyoruz”diye ifade etti.
DOĞACAK ÇOCUĞUN DNA’SINI ANALİZ EDEREK ÖNCEDEN HASTALIKLARI TESPİT ETMEK MÜMKÜN ARTIK
Yeni geliştirilen bir testle gebelik esnasında bebeğin herhangi bir hastalığı veya özrü olup olmadığını tespit etmek mümkün olduğunu belirten Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Yasemin Reyhancan; “Gebelikte bizim rutin tarama testlerimiz var,ikili,üçlü test gibi bütün gebelerimiz ayrıntılı bir şekilde bilirler bunu. Bunlar birer tarama testi olduğu için doğruluk payları da belli bir yere kadar. Bize yüzde 90-95 civarı doğruluk payı veriyorlar. Yalnız nifti testi dediğimiz bir başka testimiz var,son dönemlerde yükselen trend olan bir test. Anne kanında sadece bir tüp alarak bebeğin genetik DNA analizi çıkartılıyor, dolayısı ile çocukta herhangi bir anormali down sendromu gibi genetik hastalıklar var mı diye bir sonuca ulaşmış oluyoruz. Gebelerimize amiyosentez öncesi bir durak olarak önerebiliriz. Hem anne hem de bebek için risksiz ve gayet doğruluk payı yüksek olan bir test”dedi. HABER:YEŞİM DRAMALI