ŞENER URFA
Tekirdağ'ın Çorlu ilçesinde yaşayan 25 yaşındaki akrabası Ahmet Emre Yıldır'a, 9 yaşından 18 yaşına kadar cinsel istismarda bulunduğu ve Yıldır'ın intiharına neden olduğu iddiasıyla tutuklu yargılanan Edirneli 68 yaşındaki Vedat Tarhan'ın yargılanmasına devam edildi.
Marmara Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi mezunu 25 yaşındaki Ahmet Emre Yıldır, akrabası Vedat Tarhan tarafından cinsel istismara maruz kaldığını ailesine anlattıktan sonra Tarhan ile aralarında geçen konuşmayı ses kaydına alarak Çorlu Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulundu. İlerleyen süreçte Yıldır, 15. kattaki evinin penceresinden atlayarak intihar etti.
Yıldır'ın intiharından 2 gün sonra sanık Vedat Tarhan gözaltına alınarak tutuklandı. "Çocuğun nitelikli cinsel istismarı" suçlamasıyla hakkında dava açılan Tarhan ilk duruşmada tahliye edildi. İlerleyen süreçte hakkında yakalama kararı çıkartılan Tarhan, Çanakkale'de gözaltına alınarak tekrar tutuklandı.
Edirne 1. Ağır Ceza Mahkemesindeki davanın ikinci celsesi bugün saat 10.00'da başladı. Hakkında müebbet istemiyle dava açılan ve Çanakkale Cezaevinde tutuklu bulunan sanık Vedat Tarhan duruşmaya SEGBİS sistemiyle bağlandı.
Duruşmaya Yıldır'ın annesi, babası, ablaları ve Türkiye'nin çeşitli illerinden gelen avukatlar katıldı. Mahkeme heyeti savcının talebi doğrultusunda duruşmanın basına ve izleyicilere kapalı yapılmasına karar verdi. Kararın ardından duruşma salonunda bulunan izleyiciler ve basın mensupları salondan çıkarıldı.
Adliye önünde açıklamalarda bulunan Yıldır'ın ablası Derya Gür, "Göğsümün üzerinde şu anda biricik kardeşim Emre'nin künyesi var. Bu künye Emre'nin öldüğü gün de üzerindeydi. Ölmeden önceki son dakikalarında çıkarmış, odasında bulundu. Emre'nin aramızda olduğunu düşüyorum çünkü yanımızda olduğunu hissediyorum. Emre artık doğmayan güneşin doğmasını istiyor. Bırakın artık o çocuğun güneşi mezarında doğsun. Benim kardeşimi hiçbir şey geri getiremez ama Emre için artık güneş doğsun. O çocuk korktu ve korktuğu için konuşamadı. Ben adalet kapılarında sürünmek istemiyorum bizi üzüntümüzle acımızla bırakın. Bizler Emre'nin yasını yaşamak istiyoruz. 9 Aralık Emre'nin doğum günü ve mahkemeden çıkacak karar ile Emre'ye doğum günü hediyesi vermeyi diliyorum. Artık yeter duyun sesimizi" dedi.
"Mahkeme'den çıkacak karar ile Emre için bugün güneş doğacak" diyen ablası Nur Aslı Kaynar da adalete güvendiğini belirterek, çıkan karar ile Emre'ye doğum günü hediyesi vereceklerini ifade etti.
Mahkeme heyeti, küçük yaşta istismara maruz kalan ve soruşturma süreci ilerlemediği için intihar eden Emre Yıldır'ı istismar ettiği gerekçesiyle Çanakkale Cezaevinde tutuklu bulunan Vedat Tarhan'ın tutukluluk halinin devamına karar verdi. Mahkeme heyeti, 3. celseyi 10 Mart 2020 tarihine erteledi.
Avukat Merve Uçanok, duruşma sonrası yaptığı açıklamada, "Bir süredir hepimizin sosyal medyadan ve basından takip ettiği üzere Ahmet Emre Yıldır davasının bugün ikinci duruşması yapıldı. Biz Avukat Oğuz Mescioğlu meslektaşımla birlikte katılanlar vekili olarak duruşmada hazır bulunduk ve bugün güzel bir karar verildi. Sanığın tutukluluk halinin devamına karar verildi. Bu yönüyle adil bir karardı. Ama bunun dışında bizi üzen bir gelişme oldu. Duruşmanın kapalı yapılmasına karar verildi. Bu yönüyle kararı eleştiriyoruz. Çünkü ceza yargılaması zaten kamu düzenindendi. Ceza yargılamasının amacı kamu düzenini sağlamak veya yok olmuş bir kamu düzenini yerine getirmektir. Kamu düzenini sağlamak için kamudan kaçamayız. Hele ki böyle davalarda. Bu tür davalarda kamuyu bilgilendirmek, bilinçlendirmek gerekir. Ancak bu şekilde sağlıklı sonuçlar elde edebiliriz toplum olarak" dedi.
Bu tür olayların yaşanmaması için herkesin taşın altına elini koyması gerektiğini söyleyen Uçanok, "Önümüzdeki celse veya daha sonraki celselerde karar verilecektir. Verilecek karara güveniyorum, çünkü dava dosyasındaki dayanaklarımıza çok güveniyoruz. Karar verildiği takdirde istinaf ve Yargıtay aşamalarında da asla bu işin peşini bırakmayacağız. Çünkü artık hepimiz bıktık. Bu sadece Emre özelinde konuşacağımız bir konu değil. Bu sadece Emre'nin veya ailesinin bir sorunu da değil. Bu artık tüm toplumun sorunu. Her sabah gazetelerde aynı şeyleri duymaktan bıktık. Bu sebeple bir şeyler yapma vakti ve herkes elini taşının altına koyacak" ifadelerini kullandı.
Ahmet Emre Yıldır'ın ablası Hülya Oya Yıldır'ın Vekili Avukat Merve Uçanok, kamuoyuna ve basına kapalı olarak gerçekleşen Edirne 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde gerçekleşen duruşmada ise Emre Yıldır'ın kendisini istismar eden Vedat Tarhan ile ölümünden önce son kez görüşmesinde aldığı ses kaydını özel bir firma aracılığıyla yazılı doküman haline getirerek, mahkeme heyetine sundu. Avukat Uçanok, 12 sayfadan oluşan ses kaydını düz bir metin olarak okumak yerine 'Şahıs 1', 'Şahıs 2' şeklinde çözümünü ve hatta 'ortam seslerini' dahi ses tonu ile canlandırarak adeta mahkeme heyetine ses kaydının alındığı anı tekrar yaşattı. Müşteki avukatlarından Oğuz Mescioğlu, meslektaşı Avukat Merve Uçanok'un yapmış olduğu bu yöntemin bu tür davalarda bir ilk olduğunu söyledi. Avukat Mecsioğlu, ses kaydının mahkemede delil olarak kabul edilmese de bu yöntemi kullanarak mahkemede daha akıcı ve gerçekçi bir savunma gerçekleştirdiklerini söyledi.
Tekirdağ'ın Çorlu ilçesinde yaşayan 25 yaşındaki akrabası Ahmet Emre Yıldır'a, 9 yaşından 18 yaşına kadar cinsel istismarda bulunduğu ve Yıldır'ın intiharına neden olduğu iddiasıyla tutuklu yargılanan Edirneli 68 yaşındaki Vedat Tarhan'ın yargılanmasına devam edildi.
Marmara Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi mezunu 25 yaşındaki Ahmet Emre Yıldır, akrabası Vedat Tarhan tarafından cinsel istismara maruz kaldığını ailesine anlattıktan sonra Tarhan ile aralarında geçen konuşmayı ses kaydına alarak Çorlu Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulundu. İlerleyen süreçte Yıldır, 15. kattaki evinin penceresinden atlayarak intihar etti.
Yıldır'ın intiharından 2 gün sonra sanık Vedat Tarhan gözaltına alınarak tutuklandı. "Çocuğun nitelikli cinsel istismarı" suçlamasıyla hakkında dava açılan Tarhan ilk duruşmada tahliye edildi. İlerleyen süreçte hakkında yakalama kararı çıkartılan Tarhan, Çanakkale'de gözaltına alınarak tekrar tutuklandı.
Edirne 1. Ağır Ceza Mahkemesindeki davanın ikinci celsesi bugün saat 10.00'da başladı. Hakkında müebbet istemiyle dava açılan ve Çanakkale Cezaevinde tutuklu bulunan sanık Vedat Tarhan duruşmaya SEGBİS sistemiyle bağlandı.
Duruşmaya Yıldır'ın annesi, babası, ablaları ve Türkiye'nin çeşitli illerinden gelen avukatlar katıldı. Mahkeme heyeti savcının talebi doğrultusunda duruşmanın basına ve izleyicilere kapalı yapılmasına karar verdi. Kararın ardından duruşma salonunda bulunan izleyiciler ve basın mensupları salondan çıkarıldı.
Adliye önünde açıklamalarda bulunan Yıldır'ın ablası Derya Gür, "Göğsümün üzerinde şu anda biricik kardeşim Emre'nin künyesi var. Bu künye Emre'nin öldüğü gün de üzerindeydi. Ölmeden önceki son dakikalarında çıkarmış, odasında bulundu. Emre'nin aramızda olduğunu düşüyorum çünkü yanımızda olduğunu hissediyorum. Emre artık doğmayan güneşin doğmasını istiyor. Bırakın artık o çocuğun güneşi mezarında doğsun. Benim kardeşimi hiçbir şey geri getiremez ama Emre için artık güneş doğsun. O çocuk korktu ve korktuğu için konuşamadı. Ben adalet kapılarında sürünmek istemiyorum bizi üzüntümüzle acımızla bırakın. Bizler Emre'nin yasını yaşamak istiyoruz. 9 Aralık Emre'nin doğum günü ve mahkemeden çıkacak karar ile Emre'ye doğum günü hediyesi vermeyi diliyorum. Artık yeter duyun sesimizi" dedi.
"Mahkeme'den çıkacak karar ile Emre için bugün güneş doğacak" diyen ablası Nur Aslı Kaynar da adalete güvendiğini belirterek, çıkan karar ile Emre'ye doğum günü hediyesi vereceklerini ifade etti.
Mahkeme heyeti, küçük yaşta istismara maruz kalan ve soruşturma süreci ilerlemediği için intihar eden Emre Yıldır'ı istismar ettiği gerekçesiyle Çanakkale Cezaevinde tutuklu bulunan Vedat Tarhan'ın tutukluluk halinin devamına karar verdi. Mahkeme heyeti, 3. celseyi 10 Mart 2020 tarihine erteledi.
Avukat Merve Uçanok, duruşma sonrası yaptığı açıklamada, "Bir süredir hepimizin sosyal medyadan ve basından takip ettiği üzere Ahmet Emre Yıldır davasının bugün ikinci duruşması yapıldı. Biz Avukat Oğuz Mescioğlu meslektaşımla birlikte katılanlar vekili olarak duruşmada hazır bulunduk ve bugün güzel bir karar verildi. Sanığın tutukluluk halinin devamına karar verildi. Bu yönüyle adil bir karardı. Ama bunun dışında bizi üzen bir gelişme oldu. Duruşmanın kapalı yapılmasına karar verildi. Bu yönüyle kararı eleştiriyoruz. Çünkü ceza yargılaması zaten kamu düzenindendi. Ceza yargılamasının amacı kamu düzenini sağlamak veya yok olmuş bir kamu düzenini yerine getirmektir. Kamu düzenini sağlamak için kamudan kaçamayız. Hele ki böyle davalarda. Bu tür davalarda kamuyu bilgilendirmek, bilinçlendirmek gerekir. Ancak bu şekilde sağlıklı sonuçlar elde edebiliriz toplum olarak" dedi.
Bu tür olayların yaşanmaması için herkesin taşın altına elini koyması gerektiğini söyleyen Uçanok, "Önümüzdeki celse veya daha sonraki celselerde karar verilecektir. Verilecek karara güveniyorum, çünkü dava dosyasındaki dayanaklarımıza çok güveniyoruz. Karar verildiği takdirde istinaf ve Yargıtay aşamalarında da asla bu işin peşini bırakmayacağız. Çünkü artık hepimiz bıktık. Bu sadece Emre özelinde konuşacağımız bir konu değil. Bu sadece Emre'nin veya ailesinin bir sorunu da değil. Bu artık tüm toplumun sorunu. Her sabah gazetelerde aynı şeyleri duymaktan bıktık. Bu sebeple bir şeyler yapma vakti ve herkes elini taşının altına koyacak" ifadelerini kullandı.
Ahmet Emre Yıldır'ın ablası Hülya Oya Yıldır'ın Vekili Avukat Merve Uçanok, kamuoyuna ve basına kapalı olarak gerçekleşen Edirne 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde gerçekleşen duruşmada ise Emre Yıldır'ın kendisini istismar eden Vedat Tarhan ile ölümünden önce son kez görüşmesinde aldığı ses kaydını özel bir firma aracılığıyla yazılı doküman haline getirerek, mahkeme heyetine sundu. Avukat Uçanok, 12 sayfadan oluşan ses kaydını düz bir metin olarak okumak yerine 'Şahıs 1', 'Şahıs 2' şeklinde çözümünü ve hatta 'ortam seslerini' dahi ses tonu ile canlandırarak adeta mahkeme heyetine ses kaydının alındığı anı tekrar yaşattı. Müşteki avukatlarından Oğuz Mescioğlu, meslektaşı Avukat Merve Uçanok'un yapmış olduğu bu yöntemin bu tür davalarda bir ilk olduğunu söyledi. Avukat Mecsioğlu, ses kaydının mahkemede delil olarak kabul edilmese de bu yöntemi kullanarak mahkemede daha akıcı ve gerçekçi bir savunma gerçekleştirdiklerini söyledi.