Trakya’nın incisi olarak adlandırılan Saros, doğal güzelliklerinden çok kirliliği ile anılır oldu. Bazı duyarsız insanların oluşturduğu kirlilik, kesilen ağaçlarıyla, tahrip edilen koruma alanları, taş ocakları ve yapılması planlanan çalışmalarıyla adeta intikam alırcasına Saros rahat bırakılmıyor. Dünya’da korunması gereken 147 yerden biri olarak kabul edilen, doğal yapısı ve bünyesinde bulundurduğu canlı türleriyle Trakya’nın İncisi olarak adlandırılan Saros Körfezi, adeta insanoğlu ile mücadele ediyor. Son günlerde yapılan ve yapılması planlanan projelerle doğal güzellikleri adeta talan edilen Saros, sadece tahribatlarla değil, tatilcilerin oluşturduğu kirlilik ile baş başa bırakılıyor. Saros Körfezinde bulunan belde ve köylerde yapılan bazı festivallerde yer temini edilmek için yapılan ağaç kesimleri de büyük tepki toplamakta. Çevreci toplulukların şikayet ve suç duyurularına karşı tepkisiz kalan yetkililere tepki gösteren bölge halkı da Saros için mücadelelerine devam ediyor. Yerel ve ulusal bazda yayın yapan gazetelerin de dikkat çektiği Saros adeta alarm veriyor. FESTİVAL İÇİN AĞAÇ KESİMİ3-4-5 Ağustos tarihleri arasında yapılacak olan Erikli Trakya Müzik Festivali öncesi yapılan ağaç kesimi doğaseverler tarafından büyük tepki topluyor. Sosyal medya hesaplarından iddia edilen ağaç kesimlerini kabul eden organizasyon yetkilileri tarafından yapılan açıklamada; “Erikli’de ağaçların kesildiği yönündeki haberlerin ne yazık ki doğru olduğunu teyit etmiş bulunmaktayız. Sizler gibi biz de bu durumu üzüntüyle karşılıyor ve asla kabul edilemez olduğunu düşünüyoruz. Festivalimiz çevreye ve doğaya duyarlı bir festival olarak 3-4-5 Ağustos’ta Erikli Plajında gerçekleşecek ve hiçbir ağaç kesilmeyecektir. Ayrıca kesilen ağaçların yerine yeni fidanların dikilmesi için alanda sizlerin de katılımıyla etkinlik düzenleyeceğiz” sözlerine yer verildi. ADETA ÇÖPLÜKBazı duyarsız insanlar, özellikle Erikli sahili ile Enez sahili yakınlarında bulunan kamp ve parklarda yiyecek ve içecek artıklarını bırakmaları yerel halktan ve çevrecilerden büyük tepkiler topluyor. Kötü görüntülerin ortaya çıktığı fotoğraflarda durumun ne kadar acil seviyede olduğu açıkça görülmekte. BAYGÜL; “YAPTIRMAYACAĞIZ”Keşan Kent Konseyi Başkanı Necmettin Baygül, Saros’a yapılması planlanan RES!leri yaptırmamak için mücadele edeceklerini belirterek; “Termik santraller, HES’ler, RES’ler derken sonuç Saros Körfezi’ne geldi. Dünya’da kendi kendini temizleyen nadir denizlerden olan Saros denizimiz varken o da bitiyor artık. Saros’un reklamını STK’lar her yerde yapıyorlar. Geçtiğimiz yıllarda Yayla’ya balıkçı barınağı yapıldı. Tüm milletvekillerimiz oradaki kötü durumla mücadele edecekleri sözünü verdiler ama Yayla’nın durumu ortadadır. Bu konuda da aynısı olacaktır. Saros elden gidiyor. Madem ülkemiz adına stratejik bir öneme sahip deniz altından boru döşenip de aktarım yapılsın. Enez bölgesinde de bir Petro kimya tesisi kurulması düşünülmektedir. İleriki günlerde bu da gündeme gelince böyle bir toplantı yine yapacağız. Trakya’da 11 milletvekilimiz vardı şu an 12’ye çıktı. Tüm milletvekillerinin birlik içerisinde bölgemize sahip çıkmaları gerekiyor. Belirli aralıklarla vatandaşlarla buluşup bölgeye yapılacak yatırımların durumlarını anlatmaları gerekiyor. Bugün burada yaklaşık 100 kişi varız. Bu mu Keşan, bu mu Saros? Bu toplantıya katılan herkesi medeni cesaretlerinden dolayı kutluyorum. İnşallah bu projeyi buraya yaptırmayacağız” ifadelerini kullandı. KAÇAR; “TRAKYA’YA ZARAR VERECEK”BOTAŞ tarafından yapılması planlanan SAROS FSRU gemi iskelesi projesi ile ilgili ÇED sürecinin başladığını ve başvurunun bakanlık nezdinde kabul edildiğini hatırlatan Kaçar; “Çevre ve Şehircilik Bakanlığı bu başvuru dosyasını reddedebilir. Ama reddetmeyip uygun bulduğu ifade ediliyor. Burada görevi kötüye kullanma suçu işledi. Çünkü ÇED başvuru dosyası hem kabul edilmez. Mevzuata uygun ise kabul edilir. Projedeki 17 kilometrelik hat, değerli orman varlıklarının içerisinden geçmektedir. Ayrıca tarım alanlarına zarar vererek bu hat ilerleyecektir. Kısacası proje hem denize, hem tarıma hem de tüm Trakya’ya zarar verecektir. Çünkü 83 bin metreküp denize dolgulu bir liman yapılacak. Liman yapılırken, dolgunun tutması için kimyasal maddelerde kullanılacaktır. Bu da her şeyi mahvedecektir. Yetkili merciler gemi iskelesi yapılacağını söylüyor ancak, buraya iskele değil; liman yapılacaktır. Bunlar hayata geçtiğinde yatırım yatırımı çeker mantığıyla düşünüldüğünde bölgeye rafineri kurulacak. Daha sonra da, Aliağa ve İzmit körfezlerine dönülecek. Daha sonra tersane kurulması gündeme gelecek. Onun ardından daha birçok yıkım projesi gündeme gelecek” dedi. KAÇAR; “SIKINTI DOĞURACAK BİR YATIRIM HALKA KABUL ETTİRİLMEYE ÇALIŞILIYOR”AK Parti iktidarının 2006 yılında Saros’un, Özel Çevre Koruma Bölgesi ilan edildiğini hatırlatarak; “Bu bölge, 2010 yılında Kültür Turizm Koruma ve Gelişim Bölgesi ilan edildi. Bu durumda koruma anlayışının ciddi bir ürünüdür. Yapılması planlanan projenin çevresinde su kaynaklarını ve birçok orman varlığını etkileyecektir. Projeyle birlikte orman ve tarım katliamı yaşanacaktır. Böyle bir koruma anlayışının doğru olmadığını görüyoruz. Saros’a yapılması düşünülen liman ve boru hattı projesinin bulunduğu yerin 1.derece deprem bölgesi olduğunu görmekteyiz. İlerleyen süreçte, sıkıntı doğuracak bir yatırım halka kabul ettirilmeye çalışılıyor. Proje, aktif bir fay üzerine yapılması düşünülüyor. Herhangi bir deprem yaşandığında, buraların zarar görmemesi mümkün değildir” şeklinde konuştu.
GÜNDEM
19 Temmuz 2018 - 06:23
SAROS'U RAHAT BIRAKMIYORLAR
GÜNDEM
19 Temmuz 2018 - 06:23