2016-2017 yılı eğitim ve öğretimin başladığı bu günlerde toplumun inşasında üç kurumun çok önemli olduğu konusunda gazetecilerin sorularını yanıtlayan İl Müftüsü Emrullah Üzüm, bu üç kurum aile, okul ve caminin olduğunu söyledi.“Yeni eğitim ve öğretim yılında camilerinde çocuklara açılması gerekiyor” diye belirten İl Müftüsü Emrullah Üzüm, “Geleceğe hazırlanan öğrencilerimize manevi olarak ibadetlerini yapabilecekleri için bir imkan tanımak gerekiyor. Bu vesile ile Selimiye Cami’nin şerefine binaen, camiye gelip orada namaz kılmak, dua etmek için camiinin hazır olması gerekiyordu, biz de 24 saat ibadette açtık. Herkesin ibadetine açtık biz Edirneliler olarak çok şanslıyız böyle bir yerimiz var, ibadet yapmak için” dedi.“Bu dünyada en değerli varlığımız olan çocuklarımız toplum ve istikbalimizin en önemli teminatıdır” diyen Üzüm; “Çocuklarımıza yapacağımız her türlü yatırım müspet anlamda fazlasıyla geri dönecektir. Fakat onları duygusal, fiziksel ve manevi açıdan ihmal etmek, aç bırakmak içinde yaşanılmaz bir toplumun inşasına katkı sunacaktır.Böylesi toplumlarda şiddet, haksızlık, hırsızlık ve huzursuzluk yaygınlaşacak." KORK ALLAH 'TAN KORKMAYANDAN" Hadis-i şerifinde ifade edilen Allah'tan korkmayan tipler çoğalacaktır. 2016-2017 yılı eğitim ve öğretimin başladığı bu günlerde toplumun inşasında üç kurumun çok önemli olduğuna vurgu yapmak istiyoruz. Bu üç kurum Aile, okul ve camidir. Ailede anne-baba, okulda öğretmen, camide din görevlisi sorumluluğunun bilincinde olması gerekir. Ayrıca bu üç kurumun koordineli ve birlikte çalışmasının gerekliliğine işaret etmek istiyorum. Çocuklarımızın pozitif ilimler öğrenirken, maddi ve mesleki kazanımları elde edilirken din eğitiminden, manevi yönden eksik kalmaları onarılmaz zarar verir” dedi. Üzüm "İnsanlık tarihi boyunca hangi insan topluluğuna bakarsanız, insanoğlunun hiçbir zaman dinsiz yaşamadığına tanık olursunuz. İnsan kendisini mutlaka bir şeye inanma hususunda adeta mecbur hissetmiştir. Çünkü insan, psikolojik olarak inanmaya meyillidir. İnkar ise onun psikolojik olarak çok zorlanarak kendisine kabul ettirdiği bir hadisedir. İnsan, yeniden dine yönelmeye başlamış sa bunda, dinin insana bahşettiği ve başka bir şeyle elde edilmesi mümkün olmayan güzellikleri ve üstünlükleri ihtiva ediyor olmasının da önemli rolü vardır.İyimser bir bakış açısıyla baktığımızda, ülkemizde aile yapısının her şeye rağmen ayakta duruyor olması, verilen din eğitimine de olumlu katkı sağlamaktadır. Fakat bazı ailelerin bu konuda yetersiz kalması veya din eğitimini değerli ve önemli bulmaması, okul ve caminin bu boşluğu doldurmasını gerekli kılmaktadır. Okul ve cami devrede olmazsa sadece ahlaki kurallar ve toplumun değer yargılarının, çocuğun yüce bir kudrete inanma ve bağlanma ihtiyacını gideremeyeceği ve çocukta vicdan duygusunun gelişmesine yardımcı olmayacağı gerçektir. Dini bilgi ve literatürden yoksun kalan bu bireyler ileride ;Okul ve cami yani öğretmen ve din görevlisi kardeşlerim gerçek ve doğru din eğitini vermezse ailede öğrenilen yanlış bilgiler çocuğun anlam dünyasında derin yaralar açacaktır. Örneğin; Bazı ailelerde çocuktaki vicdan gelişimi Allah korkusuyla sağlanmak istenmekte ve çocuğu istenmeyen davranışlardan vazgeçirmek için yine ‘Allah korkusuna başvurulmaktadır. Sık sık Allah seni cezalandırır. Gözünü kör eder, cehennemde yakar! Seni taş yapar’ gibi tehditlerle sindirilen çocuk, bu sayede Allah Teala'yı, ‘çocuklan cehenneminde yakan, onları taş yapan, gözleri kör eden bir varlık’ olarak tasarlamakta ve Allah'ı daha henüz sevemeden ondan korkmaya başlamaktadır. Halbuki, doğru olan şudur: Çocuk ergenlik çağına kadar dini bakımdan herhangi bir sorumluluk ve yükümlülük taşımamaktadır. Allah Teala'nın onlara sağladığı bu müsamaha onlardan esirgenmemelidir, Ve çocuğa her şeyden önce Allah sevgisi aşılanmalı ki, o da sevdiği ve sevgisini içinde hissettiği yüce Yaratıcıya her hal ü karda ibadetten zevk alabilsin. Din eğitiminde iki husus çok önemlidir. Birincisi dinin, ana kaynakları olan Kur'an veSünnete dayanıyor olması. Diğeri ise, insanın fizyolojik ve psikolojik gerçeklerine uygun olması.İnsan hakkında Allah Teala'nın istekleri ve yine son peygamber olarak gönderilen ve Allah tarafından eğitilerek en güzel örnek haline getirilen Hz. Peygamber'in tavsiyeleri, sağlıklı bir din eğitiminin ön şartı olurken, insanın gelişim çağlarına, idrak kapasitesine ve bedensel gelişimine uygun olarak gerçekleştirilmesi de ikinci bir şartı oluşturmaktadır. Bu nedenle eğitimde yaş haddi çok önemlidir. Her yaşın eğitimi dikkatle verilmelidir. İnsanın çocukluğunda aldığı telkinlerin, hayatı boyunca onda derin etkiler bıraktığı eskiden beri bilinmekte ve ifade edilmektedir. Bugün de çocuk psikolojisiyle ilgilenen uzmanlarca yapılan çeşitli araştırmalar, çocuğun kişiliğinin temel özelliklerinin ilk yıllarda oluştuğunu ortaya koymaktadır. Hayatın sonraki dönemlerinde etkisini bariz bir şekilde hissettiren buözellikler, günümüzde eğitimcilerin ilgisini ilkokul öncesi döneme yöneltmiştir.Ayrıca bu yaşlarda çocuğun. Dini duyguları uyandığından, ona verilen eğitim biçimi daha sonraki yıllarda çocuğun inanç, tutum ve davranışlarını da etkilemektedir. Çünkü bu yaşlar, "insan hayatının en tehlikeli zamanlarını" oluşturmaktadır ve çocuğun çocukluk dönemini geride bırakarak ergenlik çağıyla birlikte gençlik yıllarına adım attığında bütün dini inancını bir kenara bırakmasında ve ibadetlerini terk etmesinde, çocukluk yıllarında aldığı eğitim tarzı büyük rol oynamaktadır. Sevgili kardeşlerim ! Aile, okul ve cami birlikteliğini sağlamak bizim elimizde. En değerli varlıklarımızı milli ve manevi değerlerle tezyin edelim. Ana okullarından başlayarak din eğitimlerini vermeye çalışalım. Küresel dünyanın acıması ve vicdanı olacak evlatlarımızı tam donanımlı kılalım. Son söz olarak veli, öğretmen ve imam iletişim halinde olsun" dileği ile yeni eğitim ve öğretim yılımızın milletimize hayırlar getirmesini diliyorum” dedi.
GÜNDEM
24 Eylül 2016 - 07:51
Üzüm; "Eğitimde cami önemlidir"
Yeni eğitim ve öğretim yılının başlaması ile birlikte Edirne İl müftüsü Emrullah Üzüm bir açıklama yaptı.
GÜNDEM
24 Eylül 2016 - 07:51