Türk Tabipler Birliği Merkez Konsey Başkanı Dr. Şebnem Korur Fincancı, “bize biçtikleri değer 1 lira 42 kuruş oldu. Biz bu değersizleştirmeye karşı mücadeleye devam edeceğiz. Fakat, salgınla mücadele politikasının olmadığını hep beraber görüyoruz ve bu gidişle çok canımızı kaybedeceğiz” dedi.
Eğer hekim değersizleşirse insan değersiz demektir. Hekimi değersizleştirerek insana değer katamazsınız diye Sağlık Bakanlığına çağrıda bulunan TTB MK Başkanı Dr. Şebnem Korur Fincancı “ TTB olarak salgının başından beri bizi alkışlayanlara o alkışları iade edeceğiz. Çünkü alkışlamak dışında haklarımızı ortadan kaldıran uygulamalarıyla ve tüm sağlık ortamını tahrip eden düzenlemeleriyle artık bıçak kemiğe dayandı demiyoruz. Bıçak kemiği deldi geçti diyoruz. İnanılmaz bir sağlık hakkı ihlali ile karşı karşıyayız. Pandemiden çok önce başlayan ve ne yazık ki neoliberal politikalarla sağlık ortamını tahrip eden birinci basamağı ortadan kaldıran sağlık emekçilerini ve hekimleri yoksulluğa mahkum eden ve performans adı altında hastaları kısacık sürelerde yalnızca görüp geçecek bir çalışmayla bizleri bu şekilde değersizleştirenlere karşı alkışları iade etmek dışında başka bir seçeceğimizde kalmamıştır.
5 DAKİKADA SAĞLIK OLMAYACAĞINI HEPİMİZ BİLİYORUZ
Her gün bir uçak dolusu değil, aslında 2 uçak dolusu, her gün 2 uçak düşse bu ülkede biz yas tutuyor olmazmıydık. Ama gittikçe duyarsızlaştık, farkında bile değiliz. Her yeri açarak aslında farkındalığı da ortadan kaldırıp 20 binlerden-30 binlere çıkmış vakalarla hem yaşam hakkı ihlali gerçekleştiriyorlar, hem de başka nedenlerle sağlık hizmetleri alabilecek insanların sağlık hizmetine erişimini ortadan kaldırıyorlar. Bunun sonuçları ile yüzleşemedikleri içinde hekimlere 5 dakikada bir hasta görün diyorlar. 5 dakikada sağlık olmayacağını hepimiz biliyoruz. Bunun sonuçları çok ağır.
ERTELENMİŞ SAĞLIK HİZMETLERİ İLE DAHA ÇOK İNSANI YİTİRECEĞİZ
Biz bu salgının sonundan çıkabilirsek eğer ki salgınla mücadele politikasının olmadığını hep beraber görüyoruz. 19 aydır resmi açıklamalara göre ne yazık ki ertelenmiş sağlık hizmetleri ile daha çok insanı yitireceğiz. Bunların her biri bizim canımız, yakınımız. O nedenle sağlık ortamındaki bu tahribatı biz Türkiye’deki tüm insanlarımıza aktarma yükümlülüğü taşıyoruz meslek örgütü olarak. Onun dışında hekimlerin çalışma koşullarını da sizlerle paylaşmak üzere bir eylem programı çıkardık TTB olarak. Bu eylem programında ! Ekim’de randevu talebinde bulunduk yeninden Sağlık Bakanı’ndan. 1 yıldır randevu vermediği için bize yeniden randevu vermeyeceğini tahmin edebiliyorduk. Belki dedik, hani bıçak kemiği deldi geçti, belki bize randevu verir, hekimlerin yaşadıkları hak ihlallerini dile getirebiliriz ama olmadı. 11 Ekim’de eylem programını açıklayarak biz Türkiye yollarına düştük. Merkez konseyi yeleri olarak her gün başka bir ilde meslektaşlarımızla buluşuyor, onların yaşadığı sorunları dinliyor.
PANDEMİDE BİRİNCİ BASAMAĞIN TAHRİBATI ASLINDA BU SALGINDA HEPİMİZE DAHA FAZLA HASTA DAHA FAZLA ÖLÜM OLARAK ÇIKTI
Ve bunları çözüm önerileri olarak da her gün raporlaştırıyoruz. Birinci basamakta yaşanan sorunları aile hekimleri çok açık bir ifadeyle dile getirdiler biliyorsunuz. Büyük bir çoğunluklada işlerini durdurdular, yaşadıkları sorunları tüm kamuoyu ile paylaştılar. Birinci basamağın tahribatı aslında bu salgında hepimize daha fazla hasta daha fazla ölüm olarak çıktı. Ne yazık ki bu durumdayız. Eğer birinci basamağı biz olması gerektiği gibi bölgesel tabanıyla ve tüm bu taramaları yaygın bir biçimde yapabilecek güçte bir ekip çalışmasına dönüştürebilseydik bugün salgın bu noktaya ulaşmazdı.
BİZE BİÇTİKLERİ DEĞER 1 LİRA 42 KURUŞ. BİZ BU DEĞERSİZLEŞTİRMEYE KARŞI MÜCADELEYE DEVAM EDECEĞİZ
İkinci basamakta hastanelerde hekimler birbirini bile görmeye fırsat bulamıyor, her 5 dakikada bir giren hastayla soluksuz çalışmak zorunda bırakılıyor. Yoksulluk ücreti karşılığında. Bugün hekimlerin temel ücreti 5 bin lira civarında. Yoksulluk sınırının altında. Diğer sağlık emekçileri açlık sınırın altında ücret alıyorlar. Size pandemide ek ödeme vereceğiz dediler. Kaç lira verdiler derseniz, 1 lira 42 kuruş alan meslektaşımız var. Bize biçtikleri değer 1 lira 42 kuruş. Biz bu değersizleştirmeye karşı mücadeleye devam edeceğiz. Bugün Edirne’de Edirne Tabip Odamızla beraber burada buluşmak büyük onurdur. Haklarımız için mücadeleye devam edeceğiz. Önlerinde belirsizlik olan meslektaşlarımızda bugün yanımızdalar bizim. Biz onların hakları içinde mücadele ediyoruz, bayrağı devredeceğiz ama haklarımızı mutlaka alacağız. Hekimlerin hakları, sağlık emekçilerinin hakları aslında tüm Türkiye’nin haklarıdır. Eğer hekim değersizleşirse insan değersiz demektir. Hekimi değersizleştirerek insana değer katamazsınız. O nedenle hepimiz değerimizi bir özne olmanın bilinciyle haklarımızın bilinciyle yan yana buluşturup bu mücadeleyi güçlendirmeliyiz diyorum”şeklinde açıklamalarda bulundu.
Eğer hekim değersizleşirse insan değersiz demektir. Hekimi değersizleştirerek insana değer katamazsınız diye Sağlık Bakanlığına çağrıda bulunan TTB MK Başkanı Dr. Şebnem Korur Fincancı “ TTB olarak salgının başından beri bizi alkışlayanlara o alkışları iade edeceğiz. Çünkü alkışlamak dışında haklarımızı ortadan kaldıran uygulamalarıyla ve tüm sağlık ortamını tahrip eden düzenlemeleriyle artık bıçak kemiğe dayandı demiyoruz. Bıçak kemiği deldi geçti diyoruz. İnanılmaz bir sağlık hakkı ihlali ile karşı karşıyayız. Pandemiden çok önce başlayan ve ne yazık ki neoliberal politikalarla sağlık ortamını tahrip eden birinci basamağı ortadan kaldıran sağlık emekçilerini ve hekimleri yoksulluğa mahkum eden ve performans adı altında hastaları kısacık sürelerde yalnızca görüp geçecek bir çalışmayla bizleri bu şekilde değersizleştirenlere karşı alkışları iade etmek dışında başka bir seçeceğimizde kalmamıştır.
5 DAKİKADA SAĞLIK OLMAYACAĞINI HEPİMİZ BİLİYORUZ
Her gün bir uçak dolusu değil, aslında 2 uçak dolusu, her gün 2 uçak düşse bu ülkede biz yas tutuyor olmazmıydık. Ama gittikçe duyarsızlaştık, farkında bile değiliz. Her yeri açarak aslında farkındalığı da ortadan kaldırıp 20 binlerden-30 binlere çıkmış vakalarla hem yaşam hakkı ihlali gerçekleştiriyorlar, hem de başka nedenlerle sağlık hizmetleri alabilecek insanların sağlık hizmetine erişimini ortadan kaldırıyorlar. Bunun sonuçları ile yüzleşemedikleri içinde hekimlere 5 dakikada bir hasta görün diyorlar. 5 dakikada sağlık olmayacağını hepimiz biliyoruz. Bunun sonuçları çok ağır.
ERTELENMİŞ SAĞLIK HİZMETLERİ İLE DAHA ÇOK İNSANI YİTİRECEĞİZ
Biz bu salgının sonundan çıkabilirsek eğer ki salgınla mücadele politikasının olmadığını hep beraber görüyoruz. 19 aydır resmi açıklamalara göre ne yazık ki ertelenmiş sağlık hizmetleri ile daha çok insanı yitireceğiz. Bunların her biri bizim canımız, yakınımız. O nedenle sağlık ortamındaki bu tahribatı biz Türkiye’deki tüm insanlarımıza aktarma yükümlülüğü taşıyoruz meslek örgütü olarak. Onun dışında hekimlerin çalışma koşullarını da sizlerle paylaşmak üzere bir eylem programı çıkardık TTB olarak. Bu eylem programında ! Ekim’de randevu talebinde bulunduk yeninden Sağlık Bakanı’ndan. 1 yıldır randevu vermediği için bize yeniden randevu vermeyeceğini tahmin edebiliyorduk. Belki dedik, hani bıçak kemiği deldi geçti, belki bize randevu verir, hekimlerin yaşadıkları hak ihlallerini dile getirebiliriz ama olmadı. 11 Ekim’de eylem programını açıklayarak biz Türkiye yollarına düştük. Merkez konseyi yeleri olarak her gün başka bir ilde meslektaşlarımızla buluşuyor, onların yaşadığı sorunları dinliyor.
PANDEMİDE BİRİNCİ BASAMAĞIN TAHRİBATI ASLINDA BU SALGINDA HEPİMİZE DAHA FAZLA HASTA DAHA FAZLA ÖLÜM OLARAK ÇIKTI
Ve bunları çözüm önerileri olarak da her gün raporlaştırıyoruz. Birinci basamakta yaşanan sorunları aile hekimleri çok açık bir ifadeyle dile getirdiler biliyorsunuz. Büyük bir çoğunluklada işlerini durdurdular, yaşadıkları sorunları tüm kamuoyu ile paylaştılar. Birinci basamağın tahribatı aslında bu salgında hepimize daha fazla hasta daha fazla ölüm olarak çıktı. Ne yazık ki bu durumdayız. Eğer birinci basamağı biz olması gerektiği gibi bölgesel tabanıyla ve tüm bu taramaları yaygın bir biçimde yapabilecek güçte bir ekip çalışmasına dönüştürebilseydik bugün salgın bu noktaya ulaşmazdı.
BİZE BİÇTİKLERİ DEĞER 1 LİRA 42 KURUŞ. BİZ BU DEĞERSİZLEŞTİRMEYE KARŞI MÜCADELEYE DEVAM EDECEĞİZ
İkinci basamakta hastanelerde hekimler birbirini bile görmeye fırsat bulamıyor, her 5 dakikada bir giren hastayla soluksuz çalışmak zorunda bırakılıyor. Yoksulluk ücreti karşılığında. Bugün hekimlerin temel ücreti 5 bin lira civarında. Yoksulluk sınırının altında. Diğer sağlık emekçileri açlık sınırın altında ücret alıyorlar. Size pandemide ek ödeme vereceğiz dediler. Kaç lira verdiler derseniz, 1 lira 42 kuruş alan meslektaşımız var. Bize biçtikleri değer 1 lira 42 kuruş. Biz bu değersizleştirmeye karşı mücadeleye devam edeceğiz. Bugün Edirne’de Edirne Tabip Odamızla beraber burada buluşmak büyük onurdur. Haklarımız için mücadeleye devam edeceğiz. Önlerinde belirsizlik olan meslektaşlarımızda bugün yanımızdalar bizim. Biz onların hakları içinde mücadele ediyoruz, bayrağı devredeceğiz ama haklarımızı mutlaka alacağız. Hekimlerin hakları, sağlık emekçilerinin hakları aslında tüm Türkiye’nin haklarıdır. Eğer hekim değersizleşirse insan değersiz demektir. Hekimi değersizleştirerek insana değer katamazsınız. O nedenle hepimiz değerimizi bir özne olmanın bilinciyle haklarımızın bilinciyle yan yana buluşturup bu mücadeleyi güçlendirmeliyiz diyorum”şeklinde açıklamalarda bulundu.