Saadet Partisi Edirne İl Başkanı Ali Erhan Demirkıran, turizmin Edirne için çok önemli olduğuna dikkat çekerek, “şehrimize gelen turistlere evimize gelen misafir gibi hassasiyet göstermemiz gerekir. Turistin muhatap olduğu herkesin şehrimizin tanıtımında bir görevli olduğunu unutmaması gerekir” dedi.
Edirne’ye 2019 yılında Bulgaristan ve Yunanistan’dan 2 milyon 750 bin turist geldiğine dikkat çeken Saadet Partisi İl Başkanı Ali Erhan Demirkıran; “Başta İstanbul olmak üzere çevre illerden gelen turist sayısı günlük binlerle ifade edilmektedir. Edirne bir cazibe merkezidir. Edirne tarih ve kültür şehridir. Bu hareketten şehrimiz istifade etmektedir. Pek çok işletmemiz, esnafımız turizm sayesinde ayakta durmaktadır. Şehrimize gelen misafirlerimiz ekonomimize büyük katkı sağlamaktadır. Doğrudan gelir elde eden işyerleri olduğu gibi dolaylı fayda sağlayan esnaflarımız da var. Tarihi çarşılarımız gerek esnaflarımız gerekse çalışanları bakımından ciddi sayıda insanımız için geçim kapısıdır. Şehrimize gelen turistlerin harcamaları şehrin her caddesine, her sokağına fayda verir. Kısaca kimse “Edirne’ ye gelen turist beni ilgilendirmez, bana faydası yok” diyemez, dememelidir” diye ifade etti.
Tüm kamu yöneticilerine, sivil toplum kuruluşlarına hatta halkımıza bu süreçte büyük görevler düşüyor diyen Demirkıran; “Yurt dışından gelen misafirlerimizin gümrüklerde yaşadığı sorunların çözülmesi başta olmak üzere, her türlü ihtiyaçlarının karşılanması çok önemlidir. Şehrimize gelenlere “evimize gelen misafir” gibi hassasiyet göstermemiz gerekir. Turistin muhatap olduğu herkesin şehrimizin tanıtımında bir görevli olduğunu unutmamak gerekir. Sunulan hizmetin, satılan ürünün en önemli memnuniyet ve reklam unsuru olduğu akıldan çıkarılmamalıdır. Bu konuda ciddi eğitimler yapılmalı, tüm kurallara uyulması konusunda gönüllü işbirliği içinde olmalıyız. Buna uygun olmayan esnafın ahilik teşkilatında olduğu gibi “pabucu dama atılmalıdır”! Yapacağımız işi, önce kendimiz beğenmeliyiz. Sadece para kazanmayı düşünürsek, bilmeliyiz ki bu çok uzun sürmez. Hakkını vererek yapılacak hizmet sunumu ve mal satışları bereketi beraberinde getirecek ve uzun soluklu olacaktır.”
Salgının Turizm sektörüne etkisi, sorunlar ve alınması gereken tedbirlere de dikkat çeken Demirkıran; “Tüm sektörlerin ve geniş halk kitlelerinin sesi olmaya ve sorunların çözümü için gayret ediyoruz. Hazırlanan raporlardan biri de “Salgının Turizm sektörüne etkisi, sorunlar ve alınması gereken tedbirler” idi. Bu rapordan sektör temsilcileri ile yapılan görüşmeler sonucu ortaya çıkan öneriler; Sağlık Bilim Kurulu benzeri bir “Turizm Bilim Kurulu” acilen kurulmalıdır. Bu kurul içindae bulunan akademisyen, STK ve Bakanlık temsilcileri ile birlikte sektörün nabzı tutulmalı ve Dünya’daki gelişmeler takip edilerek alınması gereken tedbirler ile ilgili güncel tavsiye niteliğinde kararlar almalıdır. Konaklama vergisi ve Turizm Geliştirme Ajansı kesintileri en az 2 yıl süre ile ertelenmelidir. Kamuya ait her türlü vergi, borç, aidat vb. ödemeler uzun yıllara yayılan bir ödeme planı şeklinde düzenlenmelidir. Bankacılık kayıtlarına ilişkin sicil affı getirilmelidir. Turizm karayolu taşımacılığında da KDV oranı %18’den %1’e çekilmelidir. Turizm sektörüne uzun vadeli, kolay erişilebilir “faizsiz kredi” olanakları sağlanmalıdır” diye açıkladı.
YEŞİM DRAMALI
Edirne’ye 2019 yılında Bulgaristan ve Yunanistan’dan 2 milyon 750 bin turist geldiğine dikkat çeken Saadet Partisi İl Başkanı Ali Erhan Demirkıran; “Başta İstanbul olmak üzere çevre illerden gelen turist sayısı günlük binlerle ifade edilmektedir. Edirne bir cazibe merkezidir. Edirne tarih ve kültür şehridir. Bu hareketten şehrimiz istifade etmektedir. Pek çok işletmemiz, esnafımız turizm sayesinde ayakta durmaktadır. Şehrimize gelen misafirlerimiz ekonomimize büyük katkı sağlamaktadır. Doğrudan gelir elde eden işyerleri olduğu gibi dolaylı fayda sağlayan esnaflarımız da var. Tarihi çarşılarımız gerek esnaflarımız gerekse çalışanları bakımından ciddi sayıda insanımız için geçim kapısıdır. Şehrimize gelen turistlerin harcamaları şehrin her caddesine, her sokağına fayda verir. Kısaca kimse “Edirne’ ye gelen turist beni ilgilendirmez, bana faydası yok” diyemez, dememelidir” diye ifade etti.
Tüm kamu yöneticilerine, sivil toplum kuruluşlarına hatta halkımıza bu süreçte büyük görevler düşüyor diyen Demirkıran; “Yurt dışından gelen misafirlerimizin gümrüklerde yaşadığı sorunların çözülmesi başta olmak üzere, her türlü ihtiyaçlarının karşılanması çok önemlidir. Şehrimize gelenlere “evimize gelen misafir” gibi hassasiyet göstermemiz gerekir. Turistin muhatap olduğu herkesin şehrimizin tanıtımında bir görevli olduğunu unutmamak gerekir. Sunulan hizmetin, satılan ürünün en önemli memnuniyet ve reklam unsuru olduğu akıldan çıkarılmamalıdır. Bu konuda ciddi eğitimler yapılmalı, tüm kurallara uyulması konusunda gönüllü işbirliği içinde olmalıyız. Buna uygun olmayan esnafın ahilik teşkilatında olduğu gibi “pabucu dama atılmalıdır”! Yapacağımız işi, önce kendimiz beğenmeliyiz. Sadece para kazanmayı düşünürsek, bilmeliyiz ki bu çok uzun sürmez. Hakkını vererek yapılacak hizmet sunumu ve mal satışları bereketi beraberinde getirecek ve uzun soluklu olacaktır.”
Salgının Turizm sektörüne etkisi, sorunlar ve alınması gereken tedbirlere de dikkat çeken Demirkıran; “Tüm sektörlerin ve geniş halk kitlelerinin sesi olmaya ve sorunların çözümü için gayret ediyoruz. Hazırlanan raporlardan biri de “Salgının Turizm sektörüne etkisi, sorunlar ve alınması gereken tedbirler” idi. Bu rapordan sektör temsilcileri ile yapılan görüşmeler sonucu ortaya çıkan öneriler; Sağlık Bilim Kurulu benzeri bir “Turizm Bilim Kurulu” acilen kurulmalıdır. Bu kurul içindae bulunan akademisyen, STK ve Bakanlık temsilcileri ile birlikte sektörün nabzı tutulmalı ve Dünya’daki gelişmeler takip edilerek alınması gereken tedbirler ile ilgili güncel tavsiye niteliğinde kararlar almalıdır. Konaklama vergisi ve Turizm Geliştirme Ajansı kesintileri en az 2 yıl süre ile ertelenmelidir. Kamuya ait her türlü vergi, borç, aidat vb. ödemeler uzun yıllara yayılan bir ödeme planı şeklinde düzenlenmelidir. Bankacılık kayıtlarına ilişkin sicil affı getirilmelidir. Turizm karayolu taşımacılığında da KDV oranı %18’den %1’e çekilmelidir. Turizm sektörüne uzun vadeli, kolay erişilebilir “faizsiz kredi” olanakları sağlanmalıdır” diye açıkladı.
YEŞİM DRAMALI