Veli-Der Edirne Şube Başkanı Benay Gürsel, “Biz veliler, çocuklarımız, öğretmenler, tüm eğitim emekçileri salgında bir kez daha yalnız bırakıldık.”dedi.
6 Eylül’ de yüz yüze eğitimin başladığı günden bugüne 10 hafta geçti. Salgın hiç yaşanmamış; vakalar, can kayıpları yaşanmaya devam etmiyormuş gibi alınmayan önlemlerle yaşanan on haftalık raporu açıklayan Veli-Der Edirne Şube Başkanı Benay Gürsel, “Biz veliler, çocuklarımız, öğretmenler, tüm eğitim emekçileri salgında bir kez daha yalnız bırakıldık. 6 Eylül’ den bugüne yüzlerce sınıf karantinaya alındı. Yüzlerce eğitim emekçisine ve çocuklarımıza pozitif tanısı konuldu. Tespit edebildiğimiz en az 22 eğitim emekçisi salgında yüz yüze eğitimde covid-19 nedeniyle yaşamını kaybetti. Hayatını kaybeden eğitim emekçilerinin ailelerinin, meslektaşlarının, öğrencilerinin acısını paylaşan tek bir açıklama dahi yapılmadı. İl il karantinaya alınan sınıfların, pozitif tanısı konulan, temaslı olan öğrencilerin, eğitim emekçilerinin bilgisi paylaşılmadı.
SALGINDA YÜZ YÜZE EĞİTİMDE NELER YAŞADIK?
Ek derslik, yeterli sayıda okul yapımı sağlanmadı. Bu dönemde derslik sayısının artırımı bekleniyorken, Edirne’de Gazi İlkokulu depreme dayanaksız raporu sonrasında yıkılıp yerine otopark yapılması uygun görüldü. Başka bir mahalle okuluna aynı isimle taşınan okul, dezavantajlı bölge okulları arasında okul terki yaşanan en yüksek sayıya sahiptir. 241 öğrenci sayısı olan okulda en az 27 çocuk sürekli devamsızdır.
DERS SÜRELERİ KISALTILMADI. SINIFLAR SEYRELTİLMEDİ
Yeterli öğretmen ataması yapılmadı. Ders süreleri kısaltılmadı. Sınıflar seyreltilmedi. Hijyen, fiziki mesafe, havalandırma ile ilgili önlemler alınmadı. Salgında yardımcı personel sayısı daha da artırılması gerekirken 2020-2021 eğitim öğretim yılından önce İŞKUR tarafından MEB’ e 90 bin kadro ayrılmasına rağmen salgında yüz yüze eğitimde yalnızca 42 bin kadro ayrıldı.
OKULLARA GÜVENLİK GÖREVLİSİ YERİNE POLİS NEDEN
Edirne’de bir önceki dönemde 560 temizlik personeli alındığı halde bu yıl sadece 188 personel görevlendirildi. Güvenlik zafiyeti ise özellikle yatılı yurtlarımızda ve dezavantajlı bölge okullarında devam etmektedir. Güvenlik personelinin yerine okul polisi görevlendirilerek bir okulumuzun içinde polis odası kurulmuş, kapısına polis logosu yapıştırılarak, okulun bir bölümü karakol haline dönüştürülmüştür. Okul polisinin yetki ve çalışma alanlarının ne olduğunu bizler de merak etmekte ve açıklama beklemekteyiz.
KANTİN FİYATLARI ÇOK YÜKSEK
Yüz yüze eğitimde alınması gereken önlemler için ayrılmayan kaynaklar salgının başından itibaren olduğu gibi öğrenci ve okullar için kullanılmadı. Edirne’de hala kantin fiyatları yüksekliğini korumakta, bir düzenlemeye gidilmemektedir. Ücretsiz su ve ücretsiz yemek öncelikle dezavantajlı bölge okulları için zorunlu gerekliliktir. Şehir içi ulaşım ücretleri öğrenciler için çok pahalıdır. Okul terk nedenlerinden biri de budur. Üniversite öğrencileri toplu ulaşımın yurt bölgesiyle okulları arasında sağlıklı ve düzenli olmaması nedeniyle devamsızlık yapmak durumunda kalmaktadır.
OKULLARDA DEVAMSIZLIK YAPAN ÖĞRENCİ ORANI % 70-80
Yayınlanan verilerde son bir yılda öğrenci sayısının 155.938 azaldığı yer aldı. Ciddi bir okul terki sorunu somut bir gerçeklik iken öğrencilerin okullara dönüşü için gerekli önlemler alınmadı ve son yayınlanan verilerle bu sayı 675 bine ulaştı. Edirne’ de ise özellikle dezavantajlı bölgelerdeki 8 okuldan (ilkokul ve ortaokul) bizim ulaştığımız sonuçlara göre en az 55 öğrenci eğitim hayatının dışına çıkmıştır. Yine bu okullarda parçalı devamsızlık yapan öğrenci oranı % 70-80 arasındadır. (öğrenci haftanın 2 günü geliyor diğer hafta hiç gelmiyor ya da 1 gün gelip 3 gün gelmiyor gibi.)
MEB, 1-3 Aralık’ta Milli Eğitim Şurası’nın gerçekleşeceğini açıkladı Şura başlıkları arasında “Salgın ve Eğitim” yer almadı. Yapılan açıklamalar sonrası Şura’nın temel gündemlerinden birinin okul öncesinde 4-6 yaşta Kuran kurslarının zorunlu eğitim kapsamına alınacağı başlığı olacağı kesinleşti.
ÇOCUKLARIMIZIN SAĞLIKLI VE GÜVENLİ BİR ŞEKİLDE OKULLARA ULAŞMASI FİİLEN VE HUKUKEN ENGELLENDİ
2020-2021 eğitim öğretim yılına sayılı günler kala servis araçları yönetmeliği değiştirildi. Çocuklarımızın sağlıklı ve güvenli bir şekilde okullara ulaşması fiilen ve hukuken engellendi. Salgına rağmen ulaşımın kamusal, ücretsiz ve kamu görevlileri eliyle gerçekleştirilmesi için adım atılmadı. Kapatılan 17 bini aşkın köy okulunun açılmaması sonucunda taşımalı eğitimle okullarına ulaşmaya çalışan Afyon’ da 5 çocuğumuzu, servis aracının devrilmesi sonrası Kocaeli’ de 4 yaşamı kaybettik.
MEB, taslak ders kitaplarının incelenmesine dönük kriterleri güncelledi. “Milli ve manevi değerler gözetilmeli ve toplumun giyim ve hayat tarzı gerçekliğe uygun yansıtılmalı” muğlak maddesi ile kitap yazarları ve yayınevleri baskı altına alındı.
Öğrenci Veli Derneği olarak eğitimde yaşanan devasa sorunları yok sayarak 1-3 Aralık’ ta gerçekleştirilecek olan 20. Milli Eğitim Şurası öncesi gerçek sorunlarımızı gündem yapacak ve alternatif bir Şura gerçekleştireceğiz. Çocuklarımızın yaşadığı bu karanlık tabloya son demek için çocuklarımızın eğitim hakkını ve geleceğini doğrudan etkileyecek olan kararların biz velilere rağmen alınamayacağını birlikte haykırmak için tüm velileri, geleceğimizden endişe duyan herkesi Şura öncesi birlikte ses olmaya çağırıyoruz”dedi. HABER: Canan Kaya
6 Eylül’ de yüz yüze eğitimin başladığı günden bugüne 10 hafta geçti. Salgın hiç yaşanmamış; vakalar, can kayıpları yaşanmaya devam etmiyormuş gibi alınmayan önlemlerle yaşanan on haftalık raporu açıklayan Veli-Der Edirne Şube Başkanı Benay Gürsel, “Biz veliler, çocuklarımız, öğretmenler, tüm eğitim emekçileri salgında bir kez daha yalnız bırakıldık. 6 Eylül’ den bugüne yüzlerce sınıf karantinaya alındı. Yüzlerce eğitim emekçisine ve çocuklarımıza pozitif tanısı konuldu. Tespit edebildiğimiz en az 22 eğitim emekçisi salgında yüz yüze eğitimde covid-19 nedeniyle yaşamını kaybetti. Hayatını kaybeden eğitim emekçilerinin ailelerinin, meslektaşlarının, öğrencilerinin acısını paylaşan tek bir açıklama dahi yapılmadı. İl il karantinaya alınan sınıfların, pozitif tanısı konulan, temaslı olan öğrencilerin, eğitim emekçilerinin bilgisi paylaşılmadı.
SALGINDA YÜZ YÜZE EĞİTİMDE NELER YAŞADIK?
Ek derslik, yeterli sayıda okul yapımı sağlanmadı. Bu dönemde derslik sayısının artırımı bekleniyorken, Edirne’de Gazi İlkokulu depreme dayanaksız raporu sonrasında yıkılıp yerine otopark yapılması uygun görüldü. Başka bir mahalle okuluna aynı isimle taşınan okul, dezavantajlı bölge okulları arasında okul terki yaşanan en yüksek sayıya sahiptir. 241 öğrenci sayısı olan okulda en az 27 çocuk sürekli devamsızdır.
DERS SÜRELERİ KISALTILMADI. SINIFLAR SEYRELTİLMEDİ
Yeterli öğretmen ataması yapılmadı. Ders süreleri kısaltılmadı. Sınıflar seyreltilmedi. Hijyen, fiziki mesafe, havalandırma ile ilgili önlemler alınmadı. Salgında yardımcı personel sayısı daha da artırılması gerekirken 2020-2021 eğitim öğretim yılından önce İŞKUR tarafından MEB’ e 90 bin kadro ayrılmasına rağmen salgında yüz yüze eğitimde yalnızca 42 bin kadro ayrıldı.
OKULLARA GÜVENLİK GÖREVLİSİ YERİNE POLİS NEDEN
Edirne’de bir önceki dönemde 560 temizlik personeli alındığı halde bu yıl sadece 188 personel görevlendirildi. Güvenlik zafiyeti ise özellikle yatılı yurtlarımızda ve dezavantajlı bölge okullarında devam etmektedir. Güvenlik personelinin yerine okul polisi görevlendirilerek bir okulumuzun içinde polis odası kurulmuş, kapısına polis logosu yapıştırılarak, okulun bir bölümü karakol haline dönüştürülmüştür. Okul polisinin yetki ve çalışma alanlarının ne olduğunu bizler de merak etmekte ve açıklama beklemekteyiz.
KANTİN FİYATLARI ÇOK YÜKSEK
Yüz yüze eğitimde alınması gereken önlemler için ayrılmayan kaynaklar salgının başından itibaren olduğu gibi öğrenci ve okullar için kullanılmadı. Edirne’de hala kantin fiyatları yüksekliğini korumakta, bir düzenlemeye gidilmemektedir. Ücretsiz su ve ücretsiz yemek öncelikle dezavantajlı bölge okulları için zorunlu gerekliliktir. Şehir içi ulaşım ücretleri öğrenciler için çok pahalıdır. Okul terk nedenlerinden biri de budur. Üniversite öğrencileri toplu ulaşımın yurt bölgesiyle okulları arasında sağlıklı ve düzenli olmaması nedeniyle devamsızlık yapmak durumunda kalmaktadır.
OKULLARDA DEVAMSIZLIK YAPAN ÖĞRENCİ ORANI % 70-80
Yayınlanan verilerde son bir yılda öğrenci sayısının 155.938 azaldığı yer aldı. Ciddi bir okul terki sorunu somut bir gerçeklik iken öğrencilerin okullara dönüşü için gerekli önlemler alınmadı ve son yayınlanan verilerle bu sayı 675 bine ulaştı. Edirne’ de ise özellikle dezavantajlı bölgelerdeki 8 okuldan (ilkokul ve ortaokul) bizim ulaştığımız sonuçlara göre en az 55 öğrenci eğitim hayatının dışına çıkmıştır. Yine bu okullarda parçalı devamsızlık yapan öğrenci oranı % 70-80 arasındadır. (öğrenci haftanın 2 günü geliyor diğer hafta hiç gelmiyor ya da 1 gün gelip 3 gün gelmiyor gibi.)
MEB, 1-3 Aralık’ta Milli Eğitim Şurası’nın gerçekleşeceğini açıkladı Şura başlıkları arasında “Salgın ve Eğitim” yer almadı. Yapılan açıklamalar sonrası Şura’nın temel gündemlerinden birinin okul öncesinde 4-6 yaşta Kuran kurslarının zorunlu eğitim kapsamına alınacağı başlığı olacağı kesinleşti.
ÇOCUKLARIMIZIN SAĞLIKLI VE GÜVENLİ BİR ŞEKİLDE OKULLARA ULAŞMASI FİİLEN VE HUKUKEN ENGELLENDİ
2020-2021 eğitim öğretim yılına sayılı günler kala servis araçları yönetmeliği değiştirildi. Çocuklarımızın sağlıklı ve güvenli bir şekilde okullara ulaşması fiilen ve hukuken engellendi. Salgına rağmen ulaşımın kamusal, ücretsiz ve kamu görevlileri eliyle gerçekleştirilmesi için adım atılmadı. Kapatılan 17 bini aşkın köy okulunun açılmaması sonucunda taşımalı eğitimle okullarına ulaşmaya çalışan Afyon’ da 5 çocuğumuzu, servis aracının devrilmesi sonrası Kocaeli’ de 4 yaşamı kaybettik.
MEB, taslak ders kitaplarının incelenmesine dönük kriterleri güncelledi. “Milli ve manevi değerler gözetilmeli ve toplumun giyim ve hayat tarzı gerçekliğe uygun yansıtılmalı” muğlak maddesi ile kitap yazarları ve yayınevleri baskı altına alındı.
Öğrenci Veli Derneği olarak eğitimde yaşanan devasa sorunları yok sayarak 1-3 Aralık’ ta gerçekleştirilecek olan 20. Milli Eğitim Şurası öncesi gerçek sorunlarımızı gündem yapacak ve alternatif bir Şura gerçekleştireceğiz. Çocuklarımızın yaşadığı bu karanlık tabloya son demek için çocuklarımızın eğitim hakkını ve geleceğini doğrudan etkileyecek olan kararların biz velilere rağmen alınamayacağını birlikte haykırmak için tüm velileri, geleceğimizden endişe duyan herkesi Şura öncesi birlikte ses olmaya çağırıyoruz”dedi. HABER: Canan Kaya