Saadet Partisi Genel Başkan Yardımsı Mustafa İriş, ekonomide tutarsızlığın olduğunu belirterek, “Bugün üniversite bitiren insanların 4’te 1’i ve ülkedeki her 6 kişiden 1’i işsizse, sosyal yardımlar ile geçinen insanların sayısı milyonları aşıyorsa; hem üretimde hem paylaşımda sıkıntı var demektir” dedi.
EKONOMİDE TUTARSIZLIK VAR
AK Parti 17 yıldır aynı zihniyetle devam ettiğini belirten İriş; “Önümüzdeki yıl hükümetin enflasyon beklentisi 5-6. Şu anda yüzde 12-13’ten borçlanıyorsun. Enflasyonu 5 beklerken, 12 faizle nasıl oluyor bu iş? Bir ortaokul çocuğu bile baksa, bu iş olmaz der. Demek ki bir tutarsızlık var. Birinden biri yanlış. Allah yardım etsin; işimiz kolay değil. Oy kaygısı, ne pahasına olursa olsun iktidarda ben bulunayım kaygısı ne yazık ki ülkemize zor zamanlar yaşatıyor. Mesela AK Parti Hükümeti yıllardan beri istikrar vurgusu yapıyor. Bu gerçekten önemli ama şu anda 17 yıldan beri aynı zihniyet devam ediyor. 17 yıldan beri hala aynı sıkıntılar varsa; o zaman düşünülmesi gerekiyor. Bugün üniversite bitiren insanları n 4’te 1’i işsiz dolaşıyorsa; bir sıkıntı var demektir. Ülkedeki her 6 kişiden 1’i işsiz olarak dolaşıyorsa; bir sıkıntı var demektir. Sosyal yardımlar ile geçinen insanların sayısı milyonları aşıyorsa; hem üretimde hem paylaşımda sıkıntı var demektir” dedi.
DÜZEN ADİL DEĞİL
Yeni bütçenin faizi ancak borçlanarak ödenir diyen İriş; “Saadet Partisi olarak biz, Türkiye’nin imkan ve kabiliyetlerinin; potansiyelinin çok daha güzel, çok daha ileri, çok daha adil bir ülke oluşturmaya yeterli olduğunu düşünüyoruz. Sadece irade gerekmektedir. İnanın başka bir şey gerekmiyor. Stratejik ortaklar iyi belirlenmelidir. Geleceğimizi belirlerken belli siyasi görüşün, belli insanların değil de; ülkenin bütününün geleceğini esas alarak programlar yapmak lazım. Bütçeler böyle planlanırsa olur. Olmazsa; yine faize dayalı bir ekonomi çıkar ortaya. Yeni bütçeye konulan faiz 139 Milyar TL. Bu rakam düne kadar 55-60 Milyar TL’ydi. Bu para nereden ödenecek? 3 yol var. Ya daha fazla borçlanarak ödeyeceğiz. Ya elimizdekileri satarak ödeyeceğiz. Ya da bu borçlanmayı kontrol altına alarak azaltıp, diğer taraftan da kendi üretim ve kazancımızı arttırarak ödeyeceğiz. İlk 2 yol çıkmaz. Borcu borçla ödemek ya da elde avuçta ne varsa satarak ödemek daha da sıkıntı getirir. O zaman dengeleri yeniden kurmamız gerekiyor. Bunun başka yolu yok. Şu anda herkes yapıyor ‘muş’ gibi yapıyor ama sonuç yok. İşte tarımdaki, hayvancılıktaki halimiz ortada. Türkiye buğdayda, 1975 senelerindeki üretim seviyelerine düştü. Demek ki üretimde adım atamadık. Yeniden işin ele alınması lazım. Mesela ben şunu sorayım; hükümet kimin adına borçlanıyor? Vatandaş adına. O zaman bu borçlanmayı yaparken vatandaşa sorman gerekiyor. Milyar milyar aldığınız borçları biz ve çocuklarımızın ödeyecek” dedi.
EKONOMİDE TUTARSIZLIK VAR
AK Parti 17 yıldır aynı zihniyetle devam ettiğini belirten İriş; “Önümüzdeki yıl hükümetin enflasyon beklentisi 5-6. Şu anda yüzde 12-13’ten borçlanıyorsun. Enflasyonu 5 beklerken, 12 faizle nasıl oluyor bu iş? Bir ortaokul çocuğu bile baksa, bu iş olmaz der. Demek ki bir tutarsızlık var. Birinden biri yanlış. Allah yardım etsin; işimiz kolay değil. Oy kaygısı, ne pahasına olursa olsun iktidarda ben bulunayım kaygısı ne yazık ki ülkemize zor zamanlar yaşatıyor. Mesela AK Parti Hükümeti yıllardan beri istikrar vurgusu yapıyor. Bu gerçekten önemli ama şu anda 17 yıldan beri aynı zihniyet devam ediyor. 17 yıldan beri hala aynı sıkıntılar varsa; o zaman düşünülmesi gerekiyor. Bugün üniversite bitiren insanları n 4’te 1’i işsiz dolaşıyorsa; bir sıkıntı var demektir. Ülkedeki her 6 kişiden 1’i işsiz olarak dolaşıyorsa; bir sıkıntı var demektir. Sosyal yardımlar ile geçinen insanların sayısı milyonları aşıyorsa; hem üretimde hem paylaşımda sıkıntı var demektir” dedi.
DÜZEN ADİL DEĞİL
Yeni bütçenin faizi ancak borçlanarak ödenir diyen İriş; “Saadet Partisi olarak biz, Türkiye’nin imkan ve kabiliyetlerinin; potansiyelinin çok daha güzel, çok daha ileri, çok daha adil bir ülke oluşturmaya yeterli olduğunu düşünüyoruz. Sadece irade gerekmektedir. İnanın başka bir şey gerekmiyor. Stratejik ortaklar iyi belirlenmelidir. Geleceğimizi belirlerken belli siyasi görüşün, belli insanların değil de; ülkenin bütününün geleceğini esas alarak programlar yapmak lazım. Bütçeler böyle planlanırsa olur. Olmazsa; yine faize dayalı bir ekonomi çıkar ortaya. Yeni bütçeye konulan faiz 139 Milyar TL. Bu rakam düne kadar 55-60 Milyar TL’ydi. Bu para nereden ödenecek? 3 yol var. Ya daha fazla borçlanarak ödeyeceğiz. Ya elimizdekileri satarak ödeyeceğiz. Ya da bu borçlanmayı kontrol altına alarak azaltıp, diğer taraftan da kendi üretim ve kazancımızı arttırarak ödeyeceğiz. İlk 2 yol çıkmaz. Borcu borçla ödemek ya da elde avuçta ne varsa satarak ödemek daha da sıkıntı getirir. O zaman dengeleri yeniden kurmamız gerekiyor. Bunun başka yolu yok. Şu anda herkes yapıyor ‘muş’ gibi yapıyor ama sonuç yok. İşte tarımdaki, hayvancılıktaki halimiz ortada. Türkiye buğdayda, 1975 senelerindeki üretim seviyelerine düştü. Demek ki üretimde adım atamadık. Yeniden işin ele alınması lazım. Mesela ben şunu sorayım; hükümet kimin adına borçlanıyor? Vatandaş adına. O zaman bu borçlanmayı yaparken vatandaşa sorman gerekiyor. Milyar milyar aldığınız borçları biz ve çocuklarımızın ödeyecek” dedi.