Kurulduğu günden bu yana halkın iradesiyle ülkemizde siyasetin kılcal damarlarını oluşturan İYİ PARTİ (İP) teşkilatlarında, oturdukları yerden partisinin cesur yürekli genel başkanı Meral Akşener’in sırtından milletvekilliğini hayal edip, partililerine kulak tıkayan İP’li başkanlar, sağduyu sahibi partilileri partiden uzaklaştırmaya devam ediyor.
Kendini avutarak siyaset cambazlığı yapan, köprüye gelmeden geçmeye çalışan, Milliyetçi Hareketten İP’e geçen, partililerin iddialarına göre zafer yolunda emek veren ve ter döken davasını özümsemiş partilileri üzen, sosyal medya paylaşımlarıyla boş tribünlere oynayan ve hırslarına yenilen İP Edirne Başkanı Ekrem Demir bahtını kararttığı gibi, teşkilatının da gönlünde yatan parti sevdasını yaralıyor.
Her fırsatta gazetemizi hedef alan İP’li Ekrem, Atatürk’ün mirası Alpullu Şeker fabrikasının özelleştirildikten sonra açılışına katılmalarıyla istifaları istenen İYİ Parti Edirne Milletvekili Orhan Çakırlar’ın ve CHP Edirne Milletvekili Okan Gaytancıoğlu’nun haberini yapmamızın ardından bir kez daha okları gazetemize çevirdi.
‘Bedelini ödeyeceksiniz’ sözleriyle tehditler savuran İP’li Demir, 29 Eylül 2019 tarihinde gazetemize “sermayenin karşısında değiliz, sermayenin yanındayız. Elimizden geldiğince yardımcı olmaya çalışırız. Açılışa katılan vekilimizi tebrik ediyoruz” açıklamasında bulunmuşken şimdi gazetemize düzeltme gönderip, vatandaşın gazını almaya çalışıyor ama o iş nafile…
7 Nisan 2018’de partinizin genel başkanı Meral Akşener, Alpullu’ya gelerek “Şeker Vatandır, sattırmayacağız.” Açıklamasında bulunmuşken özelleştirilen fabrikanın açılışına koşarak gitmeniz nedir önce bunu açıklayın. Hani şeker vatandı, vatanda satılamazdı. Muhalefetin hali işte budur. Önce muhalefetliğinizi gözden geçirin, daha sonra fısıltıcılardan bilgi almaya devam edin.
Ayrıca partinizin tarım politikası kişiye göre mi değişiyor? Yoksa partinizin tarım politikası yok mudur?
Partinizin Uzunköprü İlçe Başkanı Burhan Başeğmez, “Genel Başkanımızı dahi getirdiğimiz bir yer olan Alpullu Şeker fabrikasının açılışına, hem de benim bölge insanımın üstüne karabasan gibi çöküp, kimin adına hesabına olduğu belli olmaksızın, köylümün, çiftçimin arazilerini, tarlalarını toplayan birisi tarafından yapılan açılışa katılmayı, kurdele kesmeyi, hangi gerekçe ile olursa olsun kabul etmem mümkün değildir. Sayın milletvekilimiz Orhan beyin yapmış olduğu bu iş tamamen kendini bağlar, bizim tarafımızdan tasvip edilemez, doğru olmamıştır.” Açıklamasında bulunurken, Peki ya siz “ Alpullu Şeker fabrikasının açılışına katılan Milletvekilimiz Orhan Çakırlar’ı tebrik ediyorum” açıklamasında nasıl bulunabilirsiniz.
Partinizin bir tarım politikasının olmadığını gözler önüne seren bu tezat durum karşısında siz çiftçinin karşısına geçip neyi savunacaksınız? Çiftçi size neyini güvenip anlatacak? Dün Alpullu’da çiftçi ağabeylerimizle birlikteyken bugün aynı yerde nasıl sermayeyle birlikte olduğunuzu çiftçiye nasıl anlatacaksınız? Şimdi adama sormazlar mı “bu ne perhiz bu ne lahana turşusu” diye. Dün başka, bugün başka ifadeler, seçmeninize de saygısızlık değil midir?
Türk milleti emanetini sırtında taşıyan bir parti istiyor. Gece-gündüz demeden halkın derdiyle dertlenen bir parti istiyor. Diyarbakırlı anaların da Edirneli anaların da acılarını yüreğinde hisseden siyasi kadro istiyor.
Rumların ağzıyla siyaset yapan değil, Türkiye’nin en ücra köşesinde bile olsa her bir yurttaşımızın sorununu kendi sorunu gibi benimseyen siyasetçiler istiyor. Ülkemin fitne ve fesatla yarışan değil hizmette yarışan siyasetçilere ihtiyacı var.
Bu millet, çiftçinin milletin milli değerlerini ayakta tutmak, bu değerleri daha güçlü bir şekilde geleceğe taşıyacak siyasetçiler istiyor. Bu millet, Siyaseti ‘ikbal kapısı’ değil, milletin hayallerini gerçeğe dönüştürme vasıtası olarak gören, ülkemizin istikbali ve aydınlık yarınları için çalışacak siyasetçiler istiyor.
İP’li Ekrem’in ihtarnamesi gazetemizin basım saatine yakın geldiği için şimdilik yazımı kısa şekilde sonlandırırken, hepinize İYİ günler diliyorum, kalın sağlıcakla…