Değerli okurlarım bu haftaki köşemde bana ayrılan bölümde Uzunköprü Devlet Hastanesi ve Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesinde yaşanan skandallar zincirini sizlerle paylaşacağım. Geçtiğimiz hafta şiddetli ağırılar nedeniyle dedemi Uzunköprü Devlet Hastanesi Acil Servisine getirdik. Acil serviste uygulanan tedavilerin kısa sürede etkisini yitirmesinden dolayı 3 gün boyunca Acil servise git gel yaptık ve sonunda dedemin safra kesesinde taş olduğunu ameliyat olması gerektiğini ancak 76 yaşında ve bazı rahatsızlıkları bulunduğu için ameliyatın Uzunköprü’de riskli olacağını belirtip bizleri Trakya Üniversitesi Hastanesine sevk ettiler.
Trakya Üniversitesi acil servisine geldiğimiz gibi acil serviste bulunan doktorlar, stajyerler ve hemşireler gerekli tahliller ve incelemeleri yaptılar. Allah Acil servis personelinden razı olsun ve yardımcıları olsun. Yapılan tetkiklerde dedemde Uzunköprü’deki doktorların ‘taş’ tanısı koyduğu herhangi bir rahatsızlığa rastlanılmadı. Dedemin safra kesesinde yırtık tespit edildi ve bu yırtığın gittikçe önemli hastalığa yol açtığı belirtildi.
İlerleyen saatlerde dedem acil şekilde ameliyata alındı ve doktorlar tarafından dedemin hayati tehlikesinin bulunduğu her şeye hazırlıklı olmamız gerektiği belirtilerek bizlere imza attırıldı. Dedem saat 19.30’da ameliyata alındı ve saatler 22.15’i gösterdiğinde dedem halen ameliyattan çıkmamıştı ve bizleri korku sarmıştı. Dayanamayıp doktorların yanına gittiğimizde dedemin ambulansla başka bir hastanenin yoğun bakımına sevk edildiğini belirttiler. Bizler ameliyathanenin kapısında korkulu gözlerle dedemden haber beklerken doktorların arka kapıdan dedemi bize haber vermeden hastaneden çıkartmalarına çok sinirlenmiştik. Doktor bize güvenlik görevlisinin bilgi vereceğini söyledi.
Güvenlik görevlisinin yanına gittiğimizde görevli konu hakkında bilgisinin olmadığını belirtti. Dedemin hayatını kaybettiğini ve bizlere söylenmediği hissine kapıldık ve ailem hastanede perişan oldu. Sol tarafımda halam ağlayarak feryat ediyordu sağ tarafımda babaannem fenalaşmıştı. Dakikalar ilerledikçe güvenlik görevlisinin bizlere bilgi vermemesi endişemizi büyüttü.
O esnada 112’yi arayıp dedemin hangi hastaneye sevk edildiğini sorduğumda Sultan 1. Murat Devlet Hastanesine sevk edildiğini 112 görevlilerinin bize aradıklarını acil şekilde hastaneye gitmemiz gerektiğini belirttiler. Devlet Hastanesine gittik ve kayıt işlemlerini yaptık…
İki gün sonra dedemi yoğun bakımda ziyarete gittiğimde ziyaretin yarın saat 14.00’da olacağını söylediler ve bende Uzunköprü’ye geri döndüm. Tam Uzunköprü’ye geldiğimde Devlet Hastanesinden aradılar ve dedemin yoğun bakımdan çıkartılacağını söylediler. Hemen geri dönüş yaptık ve tekrar hastaneye geri geldik oysaki 45 dakika önce zaten oradaydık. Ama gidiş dönüş hesabı yapacak durumumuz yoktu…
İlerleyen saatlerde dedem yoğun bakımdan normal odaya çıktığında hepimizin gözünden sevinç gözyaşları akıyordu. Artık çok fazla endişemiz kalmamıştı çünkü dedem temiz hastanede ve gülen yüzlü doktorların arasında bulunuyordu…
Bu haftaki yazımda hiç yorum katmadım ne yaşandıysa onu yazdım. Eğer yorum katmış olsaydım…
Trakya Üniversitesindeki bölümlerinde Edirne Sultan 1. Murat Devlet Hastanesi gibi olması dileğiyle…