Duygudurum Bozuklukları, maalesef çağımızın ve günümüzün zor koşullarına uyum sağlamaya çalışırken artık çok daha sık rastlanan rahatsızlıklar grubu haline gelmiştir. Duygudurum bozuklukları, kadınlarda erkeklere nazaran daha sık görülmektedir. Bunun sebebi, kadınların duygularını daha rahat açığa vurmaları ve daha açık bir şekilde tıbbi yardım ve desteğe başvurmalarıdır. Duygudurum bozuklukları tedavisi olan rahatsızlıklardır. Kişi mutlaka öncelikle uzman Psikiyatr tarafından değerlendirmeli, gerekli tedaviler başlanmalı ve daha sonra Psikiyatrın yönlendirmesiyle Uzman Psiklog ile psikoterapiler planlanmalıdır. Son yıllarda ise Akupunkturun giderek daha da yaygınlaşması ve tamamıyla yan etkisiz bir tedavi yöntemi olması sebebiyle, birçok uzman hekim tarafından tavsiye edilmekte ve başarı ile uygulanmaktadır.
*ANKSİYETE-KAYGI BOZUKLUĞU-PANİK ATAK: Anksiyete, diğer adıyla Panik bozukluk, yoğun yaşanan ve sürekli devam eden bir endişe ve korku hali durumudur. Hepimizin günlük hayatımızda, özellikle son yıllarda ülkemizin durumu sebebiyle de maddi-manevi çeşitli kaygı ve endişelerimiz olmaktadır. Ancak bu durumların sürekli olup şiddetinin giderek artması psikolojik bir rahatsızlığı düşündürmelidir. Bu duyulan kaygı ve endişelerin şiddeti ara ara artış gösterip ataklar halinde de gelebilir.(Panik Atak).Atakların kontrol edilmesi ve yönetimi zor olduğu gibi günlük aktiviteleri ve sosyal-iş hayatını sekteye uğratabilir. Kaygı bozukluğu, maalesef çocuklarda da sıklıkla rastlanan bir durumdur. Belirtiler çocukluk ve gençlik yıllarında başlayıp, tedavi edilmez ise yetişkinliğe kadar devam edebilir. Çocuklarda ebeveynini kaybetme korkusu, sınav korkusu ve stresi, okula gidememe gibi şikayetler sıklıkla görülmektedir. Yetişkinlerde is yine gelecek korkusu ve endişesi, ölüm korkusu ve düşünceleri, psikosomatik şikayetler- kalp krizi geçirme korkusu, çeşitli mide ve bağırsak şikayetleri şeklinde kendini göstermektedir.
Akupunktur hiçbir yan etkisi olmayan, tamamıyla zararsız bir yöntem olduğu için rahatlıkla çocuklarda, gençlerde ve yetişkinlerde kullanılmaktadır. Akupunktur vücutta Adrenalin (stres) hormonunu azaltmakta, diğer taraftan beyinde Serotonin ve Endorfin dediğimiz doğal mutluluk hormonlarını arttırmaktadır. Vücutta genel olarak dengeyi sağlamakta ve tüm vücudu gevşetmektedir. Bu etkileriyle Akupunktur, Anksiyete ve Panik Atak bozukluklarında etkili bir şekilde kullanılmaktadır.
*DEPRESYON: Depresyon, sürekli bir üzüntü ve hayatla ilgili bireysel, toplumsal ve sosyal konularda bir ilgi kaybına neden olan bir duygudurum bozukluğudur. Bu bireylerin hissettikleri bu duygular, davranışlarını ve günlük hayatını etkilemektedir. Kendine öz bakım azalmakta; aile, ev ve iş hayatı ile ilgili ilgisizliğe bağlı çeşitli sorunlar yaşanmakta; Majör Depresyon dediğimiz ileri durumlarda çalışamama, sosyal ve iş hayatının olmaması, hayata dair tüm ilgi ve alakanın kaybı, mutsuzluk, isteksizlik, karamsarlık, kronik yorgunluk, evden veya yataktan çıkamama durumları, kendini değersiz hissetme ve hatta hayatı yaşamaya değer görmeme gibi ciddi şikayetler görülebilir. Depresyon, basit bir isteksizlik, keyifsizlik veya anlık bir zayıflık değildir. Depresyon 20’li-30’lu yaşlarda başlayıp, tedavisi yapılmazsa yıllarca sürebilir. Depresyon tedavi gerektiren ve tedavi edilebilir bir durumdur. Depresyon uzun süreli bir hastalık olduğundan, tedavisi de uzun sürmektedir. Öncelikle tabiî ki uzman Psikiyatr tarafından değerlendirilen ve tedavisi başlanan hastalar daha sonra psikoterapiye ve güvenle Akupunktur tedavisine yönlendirilebilir. Akupunktur depresyonda miktarı azalan Serotonin hormonunun beyindeki salınımını sinirsel uyarılarla arttırmaktadır. Tüm vücut hormonlarını dengelemektedir. Stres hormonu Adrenalini azaltmaktadır. Vücudu pil gibi şarj edip enerjisini arttırmaktadır. Akupunktur kullanılan ilaçların yan etkilerini azaltmakta, tüm vücutta bir denge hali sağlamaktadır ve hiçbir yan etkisi yoktur. Akupunktur aslında vücudun kendi kendini tedavi etme mekanizmalarını çalıştıran bir uyarı sistemidir. Akupunkturla yapılan her tedavide olduğu gibi 8-10 seanstan oluşan en az 1 kür uygulanmalıdır. Gerekli durumlarda 2. veya 3. kür uygulamasına gidilebilir.
Sağlıklı ve Stresten uzak günler dilerim - Dr. Nilgün Özönder -Akupunktur