Daha dün gibi aklımda 2008 yılında Edirne Merkez İlçe Süt Üreticileri Birliği Başkanı sayın Mustafa Suiçmez ile köyleri gezerken köylülerin “önlem alınmazsa ise köyde ne kalacak insan bulursunuz nede sütçülük yapacak insan “demelerini ..
Aradan 15 yıl geçti ve artık süt fiyatları neden yükseldi deniliyor et fiyatları neden yükseliş gösteriyor. Bir ata sözü vardır perşembenin gelişi çarşambadan bellidir diye .Yıl 2023 sayılı günler kaldı Türkiye'de üreticiler, yem ve enerji gibi girdilerin çok fazla yükselmesi nedeniyle hayvanları kesimhanelere yolluyor..
Ama en önemlisi süt ineklerinin kesilmesi. Kesimhanelerde çok sayıda süt ineği kesiliyor. Hayvancılık sektöründe kiminle konuşsanız inek kesiminden yakınıyor. Kimine göre kesilen hayvanların yüzde 60’ı kimine göre yüzde 80’i süt ineği. Bu, çok tehlikeli bir süreç. Daha öncede bu şekilde sıktılar olmuştu aynen bugünkü gibi süt inekleri kesildi. Kırmızı ette ve hayvancılıkta büyük kriz yaşandı. Krizi aşmak için ithalat kapıları sonuna kadar açıldı. Yurt dışından canlı hayvan ve bufalo eti ithal edildi.
Cuma günü hayvan borsasında karkas et fiyatlarının tekrar yükseldiğini duydum. Uzun yıllar Kasaplık yapan Erdinç arkadaşım Saraçlar Caddesinin arkasında yeni bir kasap dükkanı açtı. Hayırlı olsun dedim. Zamanlama uygun mu diye sordum ...”kısmet bir iki aya düzelir” dedi. Çok sayıda süt ineğinin kesilmesi piyasayı doğrudan etkileyecek. Süt ineklerinin kesilmesi nedeniyle et arzı yükseliyor ve fiyat düşmesi gerekiyor ama bu sefer arz talep eğrisi ters yönde etkiliyor.
Yani Edirne’de de Kars’ta da karkas et fiyatları yükselmektedir. Süt ineklerinin kesilmesinin en önemli nedeni, yem fiyatının çok yükselmesi. Saman fiyatının hızlı yükselmesi. Kaliteli kaba yem bulunamıyor. Bulunabilen yemler ise çok pahalı. Günlük 12 kg civarında yem yiyen bir süt ineğinin maliyeti Buna karşılık üreticinin ürettiği etin ve sütün fiyatı yerinde sayıyor. Sattığı et ve sütle yem alamaz duruma geldiği için ineğini kesmek zorunda kalıyor. Ulusal Et Konseyi'nin verilerine göre son bir yılda kırmızı et fiyatları yüzde 115 artış göstermişti.
Maliyetlerdeki artışla başa çıkmak mümkün olmadığını belirten çiftçileri, can kulağı ile dinlemek lazım. Burada da maliyetler çok zorlayıcı. Geçen yıl gelen aylık elektrik faturamız şu an yüzde 80 üzerine çıkması. Çırak olarak tabir edilen yardımcı bulamama ve gençlerin bu işe bakış açılarının düşmesi Afganistan’dan gelen bakıcının geçen yılın başında 4 bin liraydı şu an 7 bin liranın üzerinde olması. Kullandığımız iyi kalite pelet yemin çuval fiyatı çok kısa sürede 200 liradan 450 liraya varması Motorindeki artışı da eklediğinde sürekli sabit giderlerin yükselmesi süt fiyatının maliyetler kadar hızlı artmıyor ve zarar etmesi mezbaha yolunu çiftçilerimize gösterir oluyor.
Hayvancılıkta yaşanan bu süreç önlem alınmazsa yeni bir krize neden olabilir. Tıpkı geçmişteki gibi hayvan varlığı azalacak ve kesilecek hayvan olmayınca et fiyatı yükselecek. Bu gün gelinen şunu öngörü olarak söylemek istemiyorum ama şubat ayı gibi perakende satılan kuşbaşı etin fiyatı 220 TL’ye gelirse hiç şaşırmamak gerek. Verilen destekler artan yem fiyatlarının yanında çok etkisiz kalıyor. Önce bunların düzeltilmesi gerekiyor. Arada uçurum var. Üreticilerin üretimden vazgeçmemesi için, daha uygun fiyatlara tüketicilerin ürünlere ulaşabilmesi için bu desteklerin hızla arttırılması gerekiyor Gelinen noktada verilen destekler artan yem fiyatlarının yanında çok etkisiz kalıyor dememek elde değil ama bunların düzeltilmesi gerekiyor. Arada uçurum var. Üreticilerin üretimden vazgeçmemesi için, daha uygun fiyatlara tüketicilerin ürünlere ulaşabilmesi için bu desteklerin hızla arttırılması gerekiyor .Fiyatı düşürmek için ithalat kapıları yeniden açılacak. Bu kısır döngü sürüp gidecek. Kim bilir belki de birileri bunu bilinçli yapıyor ve hayvancılıkta Türkiye’nin dışa bağımlı olmasını istiyor. Ne dersiniz?