Sevgili okuyucularım…
Şehir, ilçe, belde ve köylerde bile dışarıdan gelen misafirlerin ihtiyaç halinde ilk aradığımız merkezi yerlerdeyse tuvaletler. Bu güne kadar Edirne’nin 200 köyünü neredeyse gezdim. Aslen İpsalalı olarak ilçe merkezinde aklıma boyanan bembeyaz duvarlar, rengarenk çiçeklerin olduğu tuvaletçi Mecit, amcanın işlettiği 50 yıldan bu yana tuvalet hep aynı.
Evimizde bulunan tuvaletlere nasıl bakıyorsak dışarıda bulunan tuvaletleri de öyle bakmalıyız. Bir çok köyü gezdiğimizde bakımsızlığını görüyorum. Nüfusu az olan köylerde de durum aynı. Ancak şıkır şıkır olan köy tuvaletlerini gördüm. Köylerde tüm tuvaletler ya camii yanında yada tam köy konağının yanında bulunuyor.
Ben cami’nin yanında girdiğim bazı tuvaletlerin bile kötü yada bakımsız olduğunu gördüm. Her zaman temiz olmak zorundayız. Köylerde bulunan köy tuvaletlerine bakmak zor olmaması gerekir. Bence köylerin diğer işlerini yapımını yaparken, köy tuvaletlerinin bakımını yapmak ve temiz tutmak gerekiyor.
Birde köylerde dikkatimi çeken konulardan biriyse Türk bayrağıdır. Köye ilk gittiğimde ilk işim bayrak direğine bakmak olur. Bayrağında bir yırtık yada bakımsızlık varsa uyarılarda bulunurum. Ancak bazı köylerde bulunan baraka tipi evlerde yıpranan bayraklarda görüyorum.
Bilinçli bir şey olduğunu düşünmüyorum. Alanda yaşayan kişilerin bayrakta yıpranma olduğuna dair farkına varmış olmayabiliyor. Biraz dikkatli olalım. Bence Edirne ve köylerinde bayrak yenileme seferliğinde bulunulması gerekir.