Bazı zamanlar annem sırf muhabbet olsun diye; ilgimi çekmeyen konular açıyor, alakasız insanlardan bahsediyor. E, her saat başı da (anam duymasın) çekilmiyor.Arada dinliyormuşum gibi yaptığım oluyor yani. Bu akşam tam bir saat saçma sapan ben konuşmuşum.
Annem:
"Sen hiç böyle boş konuşmazdın yavrum anlatmak isteğin bir şey var da konuya giriş mi yapamıyorsun? " dediğinde, anladım ki;
Demek insan boş konuşunca aklında önemli bir şey oluyor.
Belki kendimizin bile farkında olmadığı. Belki karşısındakinden ilgi istiyor insan ne bileyim; sevildiğini duymak, kıymetli olduğunu hissetmek gibi.Sırf bu menem duygu için bile insan saatlerce boş boş konuşabilir.Ama can kulağıyla dinledi anam saçmalıklarımı, üstelik dinliyor gibi yapmadan. Sonra dedi ki:
"Bu hayatta seni en çok ne şaşırtır ?"
"Artık beni hiç bir şey şaşırtmıyor anne " dedim.
"Büyümüş benim küçük kızım "dedi, ‘’büyümüş ‘’.
Keşke bebekken olduğu gibi ağlasam da koşsa gelse anam , onu koklayınca huzura ersem her seferinde.Keşke hiç büyümesem, her şeye safça şaşırır gibi yapsam.Her yaşımızda örseleniyor kulaklarımız, "duymam "denileni duya duya.Her yaşımızda bir numara daha köreliyor gözler, "görmem" dediklerini göre göre.Ve her seferinde paslanıyor gönül.Sonra içim ferahladı ama saçmalamaya devam etmek istedim, küçükken olduğu gibi.Bir sürü kıyafet denedim annemin fikrini sora sora.
" Bunun kemeri olmadı yavrum"
"Bu biraz kısa gibi"
" Dur yarın sana ipek fularımı çıkartayım sandıktan ".......
Bıkıp usanmıyor anne yüreği, bıkıp usanmıyor saçmalıklarımızdan.
Yapıştım yanaklarına:
"Biraz daha koklayayım annem, kokun cenneti aladan gibi hep şaşırtıyor, hep şaşırtıyor vallahi beni"
Ben hiç büyümedim ki….
Anamın güççük kızıyım her daim.
Hayatta ise anneniz sizde hiç büyümeyin emi.