Bugüne kadar yapılan araştırmalarda Mustafa Kemal Atatürk’ün doğduğu ev ve ailesi ile ilgili değişik yorumlar yapılmıştır.
Selanik’te bulunan ve 1955-1984 yılları arasında Makedonya Devlet Arşivi Müdürlüğü görevini yapmış olan Girit Üniversitesi emekli profesörlerinden Yunanlı tarihçi Vasilis Dimitriadis tarafından kaleme alınan, Gülsün Aksoy-Aivali tarafından Türkçe’ye çevrilerek Kasım 2016 tarihinde Türk Tarih Kurumu yayınları altında yayınlanan “Bir Evin Hikâyesi, -Selanik’teki Mustafa Kemal Atatürk’ün Evi ve Ailesi Hakkında Türkçe ve Yunanca Belgeler-” adlı eser, asılsız yapılan tüm yorumları belgeleriyle sonlandırmıştır. Yayınlanan bu eseri, Türk Tarih Kurumundan satın alarak kütüphaneme kazandırdıktan sonra okuyarak sizler ile de köşemde paylaşmayı uygun buldum. Çünkü bilgi paylaşıldıkça büyümekte ve daha çok kişinin bilgilenmesi gerçekleşmektedir.
Yunan araştırmacı-yazar yayınladığı eserinde Mustafa Kemal Atatürk’ün doğduğu evi; “Osmanlı rejiminin sonunu getiren ve Türkiye Cumhuriyeti’nin doğum yerini simgeleyen bir beşik olarak saygıyla anılan bu ev, rengi dolayısıyla “Pembe Ev” adıyla şehrin en ünlü anıtları arasında yerini almıştır.” şeklinde tanımlamaktadır.
Pembe Ev, 1875 yılından önce yapılmış olup Eylül 1875 tarihli Yoklama Defterinde evin kaydı yer almaktadır. Numan Paşa Cami Caddesi’nde bulunan evin sahibi, Ferhad oğlu İskender’dir. 1876 yılı Kasım ayında, Muhtar Sokak olarak kayda geçtiği 52/72 hissesi İskender Ferhad tarafından satılmıştır. Satın ve miras yoluyla el değiştiren Pembe Ev, 1877 yılı Aralık ayında, Ahmet oğlu Ali Rıza, Hatice Zarife’den evin 52/72 hissesini satın alır. Çok geçmeden, Mart 1878 tarihinde Feyzullah kızı Zübeyde Hanım da, Emin oğlu Yusuf Efendi’den evin geri kalan 20/72 hissesini satın alır. Böylelikle 1878 yılı başlarında, Koca Kasım Paşa Mahallesi, Muhtar Sokak no 38’de bulunan ev, keresteci Ali Rıza Efendi ve eşi Zübeyde Hanım’ın mülkiyetine geçmiş olur. Bu evin üç yıl sonra, 1881’de Mustafa Kemal’in dünyaya geldiği “Pembe Ev”dir. Yazar kitabında tüm bunları belgeleriyle ortaya koymaktadır.
Daha sonraki süreçlerde Pembe Ev’e, terk edilen Türk mülkü olarak Yunan Devleti tarafından el konulmuş ve mübadele sözleşmesi gereğince 1924 yılında Merkezi Mübadele Dairesi’nin idaresine verilmiştir. 1928 yılında Selanik’te bulunan Mübadillerin Mülkiyet Dairesi, taşınmazların idaresini üstlenen Milli Banka’ya yazılı başvuruda bulunup Mustafa Kemal’in babadan kalma evi olması sebebiyle Ev’in satılmamasını istemiştir. Buna rağmen Milli Banka 1930 senesinde Ev’i 197.800 Drahmi karşılığında Grigorio, Aliki ve Yestimani Serafimidu veya Serafimoğlu’na satmıştır.
Pembe Ev, yıllar sonra da Selanikliler tarafından Mustafa Kemal Atatürk’ün evi olarak bilinmektedir. 1933 yılında Selanik Belediye Meclisi tarihsel bir anıt olarak kalması amacıyla, Türkiye Cumhuriyeti’nin Cumhurbaşkanı Gazi Mustafa Kemal’in doğmuş olduğu evin satın alınmasına ve evin ana girişinin yanına açıklayıcı bir levhanın yerleştirilmesine karar vermiştir. Belediye Meclisi bu kararı alırken, bunu kanıtlayacak delil aramaya gerek görmemiştir. Mustafa Kemal’in kendisi de bunu bildiğinden armağanı kabul etmiştir. Pembe Ev, Türkiye Cumhuriyeti’nin de 10.000.- Drahmi katkıda bulunmasıyla 650.000 Drahmi karşılığında satın alınmıştır. 1937 yılında Selanik Belediye Meclisi Pembe Ev’i Atatürk’e hediye etmiştir. Bugün Ayiou Dimitriou Mahallesi’nde, Apostolou Palvou Caddesi üzerinde 75 numarada bulunan ev, 1951 yılından itibaren Müze olarak hizmet vermektedir. T.C. Başkonsolosluğu, Ev’in yanındaki taşınmazları satın almış ve şehir planında gerekli değişiklikler yapılmıştır.
Yazar, Mustafa Kemal Atatürk’ün Ailesi ile ilgili de kitabında ayrıntılı bilgi sunmaktadır. Kitabın 29 ncu sayfasında Aile başlığında, “… elimizdeki belgeler, Mustafa Kemal’in ailesi hakkında da değerli bilgiler içermektedir. Babası her zaman Ali Rıza Efendi, ya Ali Rıza ya da Ali Efendi adıyla kayıtlıdır. Tüccar olarak daima keresteci mesleği ile anılmaktadır. Ali Rıza’nın ailesinin geçmişe doğru izni sürüldüğünde Babasının adı Ahmed, büyükbabasının adı Mustafa’dır. Başka bir deyişle, ailenin erkek fertlerinin adlarını 18.yy.’nın sonlarına kadar takip edebiliriz. Küçük Mustafa yani Mustafa Kemal Atatürk, dedesinin adını almıştır. Zübeyde Hanım, kadın fertlerin az çok eğitim gördüğü bir aileden gelmektedir. O zamanlarda kadınların eğitim görmesi pek yaygın değildi. Zübeyde Hanım’ın annesi Ayşe, İbrahim oğlu Feyzullah Ağa ile evlidir. Zübeyde Hanım belgelerde bint Feyzullah Ağa, Keresteci Ali Rıza Efendi zevcesi veya müteveffa Ali Rıza Efendi zevcesi olarak anılır.” şeklinde yazmaktadır.
Yazarın yapmış olduğu araştırmalarda ulaşmış olduğu belgelerin birinde, Ali Rıza Efendi’den ailesine 45 kuruş değerinde 1 sof ceket ve 1 yelek, 20 kuruş değerinde 1 köhne pantol, 40 kuruş değerinde 1 palto, 20 kuruş değerinde 1 sandık, 5 kuruş değerinde Lügat-i Osmanî, 10 kuruş değerinde Miftah al-kulûb adlı kitap, 5 kuruş değerinde 7 parça evrak ve 35010 kuruş değerinde bir ev miras kaldığı yer almaktadır.
Vasilis Dimitriadis tarafında kaleme alınan, XXVI+520 sayfadan oluşan “Bir Evin Hikâyesi” adlı bu kitap, Mustafa Kemal Atatürk’ün hayatının ilk yıllarına ışık tutması ve kitapta bugüne kadar yayınlanmamış Osmanlı Türkçesi ve Yunanca belgelerin kullanılmış olması çalışmanın değerini arttırmaktadır. Türk Tarih Kurumu Yayınları altında yayınlanan bu eser, halen satışta olup indirimli olarak 15.60.-TL’ye satılmaktadır. Bu kitabın hepimizin evinde olması gerektiğini düşünmekteyim.