Sosyal anksiyete bozukluğu (sosyal fobi), bireyin günlük aktivitelerini yapmasını zorlaştıran/engelleyen, iş ve okul hayatını/başarısını etkileyen, kişinin sosyal ortamlarda güvensiz hissettiği, yargılanacağı ve aşağılanacağını düşüncelerinin eşlik ettiği yoğun kaygı yaşanması durumudur.
Sosyal fobi, en sık görülen psikolojik rahatsızlıklardan biridir. Ancak bu kadar sık görülmesine rağmen, başvuru oranı çok azdır. Bunun sebebi yine sosyal fobidir. Birey değişim için adım atamaz ve yine kaçınma davranışı sergiler, içine kapanır. Böyle olunca belirtiler çığ gibi büyür ve bireyde yerleşmeye başlar.
Nedenleri Neler Olabilir?
Sosyal anksiyete, genetik ve çevresel faktörlerin etkisiyle oraya çıkmaktadır. Genetik olarak, ailede ortaya çıkması çocukluktan yetişkinliğe kadar biriye etkileyebilmektedir. Tabii bu durumun yüzde kaçı genetik yüzde kaçı öğrenilmiştir orası tam olarak bilinmemektedir.
Travmatik bir olaydan sonra da ortaya çıkmaktadır. Bu travmatik olay ne kadar sert yaşanmışsa yani sosyal ortamda, aşağılanmışlık, eleştirel tutumlarla karşılaşılmışsa bireyde düşüncesini destekleyecek kanıtın gücü de artmış olacaktır. Birey kendini yetersiz, değersiz, acınacak halde, sıkıcı bir insan olarak değerlendirmeye başlar.
Sosyal anksiyete öğrenilmiş bir davranış olarak da değerlendirilebilir. Aileden ve çevreden görmeyle öğrenilmiş olabilir. Kimi kişiler ortamlara girmeden ve girdikten sonra endişeli davranabilirler. Çocuklar bu davranışları görünce bu durumu içselleştirebilirler ve aynı şeklde kendileri de yaşamaya başlar.
Hangi Durumlarda Yaşanır?
Sosyallik gerektirecek durumlar,
Yeni ortama girmekte (günler, haftalar, aylar öncesinden başlayabilir),
Kendisini utandıracak eylemler sergilemekten korkulduğunda,
Sohbet başlatmak, başkasıyla ve insan içinde telefonla konuşmakta,
Günlük aktiviteler konusunda,
Tanımadığı insanların izleyeceği, eleştireceği düşüncesi olduğunda,
Topluluk önünde konuşmak, tahtaya kalkmak gibi durumlarda yaşanabilmektedir.
Belirtileri Nelerdir?
Kızarma (yüz kızarması), terleme (özellikle avuç içleri), kalp çarpıntısı, titreme, ses titremesi, ateş basması, mide bulantısı, mide sorunu, nefes almakta güçlük, baş dönemsi, bayılma hissi, şiddetli baş ağrıları, kaçınma davranışı, beceriksiz görülme hissi, bir izlerken bir şeyler yapmakta güçlük çekmek yaşanabilmektedir.
Neler Yapılabilir?
Günlük tutulabilir. Düşüncelerinizi kaydetmek faydalı olacaktır.
Kaygınız artmaya başlayınca, kaygıyla baş etme yöntemlerine başvurabilirsiniz.
Kendinize odaklanmak yerine (yani duyumlarınıza) çevrenizde olan bir şeye odaklanmaya çalışabilirsiniz.
Kendinizi eleştirmemeye, değersizleştirmemeye çalışmalısınız. Yani kendinize acımasız olmayın.
Bekledikçe, kaçtıkça daha zor bir durum haline gelebilir. Destek almakta fayda vardır.
Gizem Ürek Psikolojik Danışmanlık
Psikolog Gizem Ürek